İZMİR – DEM Parti İzmir İl Örgütü, emekçilerle düzenlediği buluşmada, “Barış ve Demokratik Toplum çağrısı sadece kimliği inkar edilmiş, katliama uğramış kesimlere değil, işçi ve emekçiler için de imkanlar ortaya çıkarıyor” denildi.
Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) İzmir İl Örgütü, Bayraklı ilçesi Tepekule Kongre Merkezi'nde "Emekçiler barışı konuşuyor" başlıklı buluşma düzenledi. DEM Parti il, ilçe örgütü üye ve yöneticilerinin, sivil toplum örgütü temsilcisi ve çok sayıda katıldığı buluşmanın moderatörlüğünü Halkların Demokratik Kongresi (HDK) Merkez Yürütme Kurulu (MYK) Üyesi Ayşe Özdamar yaptı.
Buluşmada konuşan DEM Parti Milletvekili Heval Bozdağ, geride bırakılan yüzyılın şiddetin en yoğun yaşandığı yüzyıl olduğunu dile getirdi. Dünyada otoriter rejimlerin aktif ve iktidarda olduğunu söyleyen Bozdağ, "Muhalif belediyelerin, iktidar tarafından sıkıştırıldığı açıkça ortada ama emeğin baskılanması kabul edebileceğimiz bir şey değil. Barışı konuşacağız. Bir süreç yürüyor. Bu toplantıların asıl amacı mevcut süreç hakkında açığa çıkan kuşkular ve kaygıların nerede yoğunlaştığına dair çözümler üretmek, halkları örgütleyebilmek ve mücadele alanı ortaya çıkarmak. Asıl mesele Barış ve Demokratik Toplum Çağrısı. Açığa çıkan şey şu: Uzun süredir devam eden savaş ve devletin buradan çıkaramadığı durum. Hedef gerçekleşti mi? Bu mücadele Kürt kimliğinin tanınmaması ortaya çıkış sebebi. Bu iklimden doğan bir çatışmayı tarif edebiliriz. Bugün geldiğimiz nokta da Kürt kimliğinin kabul edildiği bir noktadayız" ifadelerini kullandı.
'YOKSULLUK KENDİNİ DAHA ÇOK HİSSETTİRDİ'
DEM Parti Emek Komisyonu Eşsözcüsü Mehmet Bozgeyik ise "Sayın Öcalan’ın geliştirdiği demokratik toplum ekseninde bir mücadele yürütüyoruz. Avrupa'da birçok sendika hem Sayın Öcalan'ın özgürlüğünün sağlanması hem de barışı desteklediklerine dair söylemleri oldu. Özellikle işçiler, emekçilerin bu sürece öncülük etiğini biliyoruz. AKP iktidarı sürecinde yoksulluk kendini çok hissettirdi. Bugün açısından da ekonomik krizi 3'üncü Dünya Savaşı ile ekonomik krizi yenmeye çalışıyorlar. Barış ve Demokratik Toplum Çağrısı sadece kimliği inkar edilmiş, katliama uğramış kesimlere değil, işçi ve emekçiler için de imkanlar ortaya çıkarıyor. Türkiye'nin yeni bir toplumsal sözleşme ile birçok gasp edilen, güvence altına alınmayan hakların alınmasında önemli bir misyonu olduğunu biliyoruz" diye konuştu.
'TÜRKİYE’DE ÇOKLU KRİZ VAR'
PKK'nin 12'nci Kongresi'nde aldığı kararlara değinen Bozgeyik, "Bir strateji değişikliği de ifade ediliyor. Farklı toplumsal kesimlerle bir araya gelerek 3'üncü yol politikalarımızın daha çok hayat bulmasına bir süreçle karşı karşıyayız. Biz bugün buradan şunu tartışmak amacıyla geldik. İzmir'de bu yıl çok sayıda işçi mücadelesi var. Doğal olarak bizim bu alanda bulunup örgütleyebileceğimiz bir alan. Bugün Türkiye açısından baktığımız zaman yaşanan ekonomik krizi çoklu kriz olarak değerlendiriyoruz. Ancak işçiler ve emekçiler açısından baktığımızda emekçilerin açlık sınırının altında bir maaşla geçinmeye çalıştıklarıyla karşı karşıyayız. Türkiye’de bütün kesimler krizden etkileniyor. Birleşik ve yeni bir örgütlenme şekli gerekiyor. Herkes, içinde bulunduğu şartlara karşı mücadele ettiğinde Türkiye'nin demokratikleşmesine de katkı sağlanacak" şeklinde konuştu.
Buluşma, soru-cevapların arından sonra erdi.