Kürt sorunun çözümü ve Türkiye'nin demokratikleşmesi anlamında aylardır önemli gelişmeler yaşanıyor. Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'ın 27 Şubat'taki tarihi çağrısı birçok yerde yankılanırken, hükümet ve devlet kanadı henüz somut bir adımda bulunmadı. Yaşanan gelişmelerle birlikte birçok kesim somut adımların atılması yönünde çağrı yapıyor. Öncelikli olarak atılması beklenen adımlardan birisi hasta tutsakların tahliye edilmesiyken, hasta tutsak yakınları da bu yönlü taleplerini dillendiriyor. İnsan Hakları Derneği’nin (İHD) 28 Nisan'da açıkladığı verilere göre cezaevlerinde 335'i ağır bin 412 hasta tutsak bulunuyor. 

 

Hasta tutsaklar Enver Yanık ve Siya Çınar'ın aileleriyle hasta tutsakların serbest bırakılması taleplerini konuştuk. 

 

İzmir Buca'da bulunan Kırıklar Cezaevi'nde tutulan Enver Yanık, birçok hastalığına rağmen tahliye edilmiyor.1996’da Ulucanlar Cezaevi’nde 69 gün ölüm orucu eylemi yapan Yanık’a eylem ardından Wernicke Korsakof Sendromu teşhisi konuldu. Yanık, 1999 yılında cezaevinde düzenlenen saldırılar sonucunda ağır yaralandı ve çeşitli ameliyatlar sonrası sağ bileğin üstündeki kemiğin parçalanması nedeniyle 8 platin takıldı. 19 Aralık 2000'de cezaevi saldırısında Sincan F Tipi’nde tek kişilik hücreye alındı. Yanık'ın, gerekli tedavileri yapılmadı ve bundan dolayı Yanık'ta oluşan kemik iltihabı ve dizlerde kireçlenme halen devam ediyor. Yanık, Wernicke Korsakoff Sendromu ve vücudundaki saldırılardan kaynaklı oluşan yaralanmalar, vücudunda kalan mermiler, uyluklarındaki platinler, kafa travması sonucu oluşan omurilikteki sıvı birikmeleri gibi birçok hastalığı bulunuyor. 

 

2003’te tahliye edilen Yanık, hastalıklarına rağmen 2005 yılında yeninden tutuklandı. 5 yıl tutukluluk ardından tahliye edilen Yanık 2024 yılında Yargıtay’ın cezasını onaması ardından yeniden tutuklandı. 

 

VÜCUDUNDA 2 KURŞUN VAR

 

Eşinin ölüm orucundan kaynaklı birçok sağlık sorunu yaşadığını ifade eden Şükriye Yanık, eşinin hareket kısıtlılığı ve yürümesinde problem olduğunu ve hafıza kaybı yaşadığını söyledi. Ulucanlar Cezaevi Katliamı’nda yaralandığını hala da ondan kaynaklı sağlık sorunları olduğunu söyleyen Yanık, “Şu anda vücudunda iki tane kurşun bulunuyor. Kafatasındaki darbelerden dolayı Hidrosefali hastası. Normal günlük yaşamında da günde üç dört kez baygınlık geçiriyordu. Şu anda da aynı şekilde devam ediyor. En son 7 Ekim'de tutuklanıp hapishaneye götürüldüğünde bilinç kaybı yaşıyor ve hastaneye kaldırıyorlar. Hastanede tansiyonu ve şekeri yükseliyor, kalp çarpıntıları yoğunlaşıyor” dedi. 

 

Eşine kalp rahatsızlığı nedeniyle Kardiyoloji bölümünden 5 ay sonraya randevu verildiğini ancak gittiğinde de çift kelepçe dayatması nedeniyle hastaneye gidemediğini belirten Yanık, cezaevinde tedavi göremediğini söyledi. 

Eşi için hem adil yargılama hem de hasta tutsak olması nedeniyle tahliye taleplerinin olduğunu söyleyen Yanık, “Gelinen noktada devletin artık bir adım atması gerekiyor. Çünkü insanların yaşamı söz konusu ve yapmaları gereken ilk konu da hasta tutsakların tahliyesi. Bir an önce adım atılması gerekiyor" diye belirtti. 

 

'SAĞLIK DURUMU KÖTÜYE GİDİYOR'

 

2008'de tutuklanan ve Aliağa Şakran Cezevi'nde tutulan hasta tutsak Siya Çınar'ın da sağlık durumu her geçen gün kötüye gidiyor. Çınar'a "Devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozma" suçlamasıyla müebbet hapis cezası verildi. "Lilavlar Akacak", "Karanfil", "Ladin” ve “Siya’nın Güncesi” eserlerinin sahibi olan yazar Çınar'ın boynunda nodül, bel ve boyun fıtığı, bağırsaklarında büzüşme, migren, tansiyon, kulaklarında çınlama, ileri derecede bağırsak ve hemoroid gibi hastalıkları yanı sıra bir gözü de bir gözü de göremeyecek duruma geldi. 

 

Çınar'ın sağlık durumunun kötü olduğunu aktaran teyzesi Abide Bayram, "Doktorlar midesinden iki kere parça aldılar ama anlamadıklarını söylediler. Siya ile en son mayıs başında görüştük. Çok halsizdi. Hastaneye götürdüklerinde onları saatlerce arabada, güneş altında bıraktıklarını ve geri götürdüklerini söyledi. Yemek yiyemiyor zaten zayıf, elleri buz gibi oluyor. Yine rahatsızdı, hastaneye gideceğini söyledi. Hala kitap yazıyor ama gözlerinden rahatsız. Her ay gözlük camı değişiyor. Sürekli odasını değiştiriyorlar. Bana ‘tuvalet ve banyo bir tanedir, on kişiyiz ama üç kişilik yerde kalıyoruz, küçüktür’ dedi. Yemeklerin de çok iyi olmadığını söylüyor" dedi. 

 

ADIM ATILSIN TALEBİ 

 

Kürt sorununun barışçıl yollarla çözümünü talep ettiklerini söyleyen Abide Bayram, "Biz barış, adalet, birlik istiyoruz, onlar istemiyorlar. Hasta tutsakların serbest bırakılması gerekiyor. Birçok hastalığı olan var, kanser olan var. Serbest bırakılmaları gerekiyor ama nerede? Biz bir adım atılmasını istiyoruz. Sadece Siya değil, tüm hasta tutsaklar serbest bırakılmalı" diye konuştu. 

 

MA / Uğurcan Boztaş