HABER MERKEZİ - Mexmûr Halk Meclisi Eşbaşkanı Ehmed Şehbaz, Abdullah Öcalan’ın çağrısının yüzyıllık bir fırsat olduğuna işaret ederek, “Bu hamle amacına ulaşırsa kimse kaybetmez" dedi. 

 

Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın "Barış ve Demokratik Toplum Çağrısı”nın yankısı sürüyor. Newroz kutlamalarının yapıldığı her alanda tek talep ise Abdullah Öcalan’ın fiziki özürlüğü ve çağrının sahiplenmesi oldu. Sivil toplum örgütleri, siyasi partiler ve yurttaşlar devlete somut adım atma çağrısında bulunuyor. 

 

 

Mexmûr Halk Meclisi Eşbaşkanı Ehmed Şehbaz, tarihi çağrıya ilişkin değerlendirmelerde bulundu. 

 

'MEXMUR ÇAĞRIYI DESTEKLİYOR'

 

Ehmed Şehbaz, "Önderliğin (Öcalan) bu çağrısı ilk olarak 1993 yılında yapıldı. Ancak Önderliği anlamama ve okumama durumu vardı. Sürece karşı çıkanlar, çağrının amacına ulaşmasına izin vermedi. Bu yüzden içinde bulunduğumuz bu süreç tarihi bir süreçtir. Bu çağrı halkların ortak yaşamı içindir. Ancak bu sürece ırkçı ve faşizan yöntemlerle yaklaşılırsa farklı yorumlar da gelişir. Bu yüzden süreci manipüle etmek barışa karşı çıkmaktır" dedi. Abdullah Öcalan'ın attığı her adıma Mexmûrlular olarak sonuna dek destek vereceklerinin altını çizen Şehbaz, “Önderliğin attığı her adım bizim için tarihi bir adımdır. Bu adımı Kürt ve Ortadoğu sorunlarının çözümü için atılan tarihi bir adım olarak görüyoruz ve sonuna kadar destekliyoruz. Eğer birileri insanlığın çıkarına adım atıyorsa elbette sorgusuz destekleriz. Bu adımı sabote edenler insanlığa hizmet etmez" diye konuştu. 

 

‘GÜÇLENDİRMEMİZ GEREKİR'

 

Kendisini barıştan ve demokrasiden sorumlu gören herkesin bu çağrıya sahip çıkması gerektiğini ifade eden Şehbaz, “Barış süreçleri elbette ki sancılı olur; provokasyonlar ve süreci boşa çıkarmak isteyenler olacaktır. Ancak bizim bu süreçte sergileyeceğimiz tavır önemlidir. Demokratik bir Türkiye'yi nasıl inşa edebiliriz? Bunun üzerinde düşünmemiz gerekiyor. Bizler kendimizi ne kadar örgütlersek Önder Apo'yu fiziki özgürlüğüne o kadar yakınlaşmış oluruz. Bu sebeple bütün yükü onun omuzlarına yüklememeli, süreci sahiplenmeliyiz” diye belirtti. 

 

'DEVLET DİLİNİ DEĞİŞTİRMELİ'

 

Türkiye'nin yüzyıllık fırsatı kaçırmaması ve süreci sabote edenlere karşı harekete geçmesi gerektiğini söyleyen Şehbaz, “Önderlik her süreci iyi analiz ediyor. Çünkü halkların geleceğini iyi okuyor, yaşanan savaşı da iyi analiz ediyor. O yüzden bu adıma ihtiyaç duydu ve bir gereklilik olarak gördü. Önderlik yapması gerekeni yaptı. Ama devlet hala özel savaş dili kullanıyor. Devletin ilk olarak dilini değiştirmesi ve bu adımı iyi analiz etmesi gerekiyor. Bugün dünyanın en büyük krizleri Türkiye'de yaşanıyor. Önümüze yüzyıllık bir fırsat konuldu ve bunu kaçırmamız gerekiyor. Ancak devlet halen iktidarını korumak için her şeyi yapıyor. Barış ve demokrasiyi savunanlar bu sürecin sabote edilmesine karşı çıkmalıdır. Türkiye bu çağrıyı iyi analiz etmezse asırlık fırsatı kaçıracak ve bedelini de ağır ödeyecektir" ifadelerini kullandı. 

 

‘KİMSE KAYBETMEZ'

 

Şehbaz, devamla şunları söyledi: "Önderliğin koşulları yaratılmazsa bu süreç istenildiği gibi ilerlemeyecek. PKK ateşkes ilan etti ama Türkiye günlerdir Kürdistan dağlarını bombalıyor. Türk ve Kürtlerin arasında barışı istemeyen bir kesim var. PKK savaşırken, 'PKK neden savaşıyor?' diye soranlar, bugün Önderliğin başlattığı hamleye karşı duruyorlar. Demokrasi ve barış talebini daha fazla dile getirmemiz gerekir. Bunu sadece Kürtler için değil bütün halklar ve inançlar için istiyoruz. Bu yüzden Kürt halkının süreci güçlü bir ittifakla desteklemesi gerekiyor. Başlatılan bu hamle amacına ulaşırsa kimse kaybetmez.” 

 

MA / Zeynep Durgut