İZMİR - KHK ile ihraç edilen kamu emekçilerinin işlerine geri dönmesi talebiyle yapılan eylemin 322'nci haftasında Eğitim Sen'in MEB tarafından hedef gösterilmesine tepki gösterildi.
Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) İzmir Şubeler Platformu’nun, Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile ihraç edilen kamu emekçilerinin işlerine iadesi talebiyle Karşıyaka çarşı girişinde düzenlediği oturma eylemini 322'nci haftasında sürdü. Açıklamada "İhraç tecrittir. Tecrit insan hakları ihlalidir. Hak ihlallerine hayır. İşimize geri döneceğiz” pankartı açılırken, sık sık "Hak, hukuk, adalet", "Karanlığa teslim olmayacağız", "KHK'ler gidecek biz kalacağız" sloganları atıldı. Açıklamaya birçok siyasi parti ve STK temsilcisi katıldı.
Açıklamayı yapan Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim-SEN) İzmir 2 No'lu Şube Başkanı Zeliha Danyeli, Suriye'deki Alevi'lere yönelik katliamın bir savaş politikası olduğunu ifade etti.
MEB'İn Eğitim-SEN'i hedef göstermesine dikkat çeken Zeliha Danyeli, "2014-2016 yılları arasında bir “eğitimde toplumsal cinsiyet eşitliği projesi yürütmüş ve tamamlamış” olduğunu açıklayan MEB toplumsal cinsiyet eşitliğini bir projeden ibaret sanadursun, Türkiye’de günde en az üç kadın erkekler tarafından katlediliyor. Çocuklar şiddete, istismara uğrar, vahşice öldürülürken, cemaat yurtlarından birbiri ardına taciz, intihar haberleri gelirken tek kelime söz kurmayan, yandaş konfederasyon ve sendikalar toplumda farkındalık yaratmayı hedefleyen toplumsal cinsiyet eğitimi üzerinden sendikamıza saldırıyor. MEB ise bu süreçte toplumsal eşitlik sağlama konusunda üstüne düşen görevi yerine getirmek yerine, Eğitim-Sen’in 'Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Dersi' ve 'Tahtaların Mora Boyanması' etkinliğini yasadışı ilan ediyor" dedi.
'İKTİDAR MUHALİF KESİMİ HEDEF HALİNE GETİRDİ'
Muhalif kesimi hedef haline koyup KHK'ler ile ihraç edildiğini söyleyen Zeliha Danyeli, "Anayasa ve uluslararası sözleşmelerle güvence altına alınmış olan sendikal hakları, ihraçların gerekçesi olarak göstererek, insan hakları ve evrensel hukuk kurallarını hiçe sayan uygulamalara imza atmıştır. Ülkedeki anti-demokratik uygulamalar ve hukuksuzluk bugünkü yaşanan ekonomik krizin en büyük sebebidir. Yaşanan hukuksuz süreçler ülkeye olan güveni yok etmiş ve krizin derinleşmesine, halkın fakirleşmesine sebep olmuştur. Tek adam rejimi, halkı açlığa, yoksulluğa ve hukuksuzluğa mahkûm ederken, tek adam rejiminin anti demokratik uygulamalarından biri olan OHAL Komisyonu keyfi kararlar vermiş ve hukuki cinayetler işlemiştir" ifadelerini kullandı.
Zeliha Danyeli, tüm KHK'lerin işlerine edilmesini talep ederek, talepleri gerçekleşene kadar mücadele edeceklerini kaydetti.