PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın Kürt sorununun demokratik çözümü için verdiği mesajların ardından Halkların Demokratik Partisi (DEM Parti) İmralı Heyeti’nin yaptığı görüşmeler çerçevesinde başlayan tartışmalar devam ediyor. Geçtiğimiz hafta Federe Kürdistan Bölgesi’nde KDP ve YNK liderlerinin yanı sıra hükümet yetkilileri ile görüşen İmralı Heyeti önemli mesajlar verdi.

 

Kamuoyunda Abdullah Öcalan’ın mesajları ve yapacağı açıklama merakla beklenirken, Süryani Dernekler Federasyonu (SÜDEF) Başkanı Evgil Türker, görüşmeler ve Süryanilerin beklentilerine dair değerlendirmelerde bulundu.

 

‘SÜRYANİ HALKINDA DA BEKLENTİLER YARATTI’

 

Süryanilerin 100 yıllardır Kürtlerle iç içe yaşayan bir halk olduğunu kaydeden Türker, böylesi süreçlerin Süryanileri derinden ilgilendirdiğini söyledi. Abdullah Öcalan ile yapılan görüşmeleri genel olarak medyadan takip ettiklerini, verilen mesajların Süryani halkında da beklentiler yarattığını kaydeden Türker, “Süreç ne olacak? Nasıl olacak? Görüşmeler nasıl bir kalıba oturtulacak? Süryaniler bunu merak ediyor. Kurumlar olarak bizler de bunu merak ediyoruz. Basından takip edip bazı arkadaşlardan da bilgiler aldık. Bize anlatıldığı kadarıyla süreç iyi gidiyor. Sayın Öcalan ile İmralı’da 3 görüşme oldu. Ömer Öcalan ile yaptığı ilk görüşmede bizimle ilgili de bazı değerlendirmeleri olduğu, Süryanileri sorduğu bilgisini aldık. Bizler de merak ediyoruz. Süryanilerle ilgili değerlendirmeleri nelerdir? Tespitleri nelerdir? Çünkü 2013-2015 yılları arasındaki çözüm sürecinde Süryanilerle ilgili önemli değerlendirmeleri ve tespitleri vardı” dedi.

 

 ‘SÜRYANİLER DESTEK VERECEK’

 

Yapılan görüşmelerin Süryaniler için önemine dikkat çeken Türker, Türkiye’nin belli bir raya oturması gerektiğini söyledi. Türker, “Her gün uygulanan farklı güvenlikçi politikalar, bizi de yoruyor ve farklı düşünmeye sevk ediyor. Özellikle Kürt meselesinin netleşmesi Türkiye’de Süryanileri de bağladığı için toplumda önemli bir heyecan var. Bu süreç barışa ve demokratik bir cumhuriyete evirilirse en başta Süryaniler buna destek verecektir. Çünkü Süryaniler uzun yıllar önce kendi ülkelerinden göç ettiler. Bu göçlerin sebebi keyfiyetten değildi. Basit nedenlerden dolayı da değildi. Bu göçlerin temeli siyasidir. Siyasi yaklaşımlar, devletin 100 yıllık tekçi politikasıdır. İnkar, tekçilik ve yok saymadır. Anayasa’da herkesin eşit olduğu söylense de bunlar uygulanmadı. Ne Süryaniler için ne de Kürtler için, ne Ermeniler için ne Rumlar için… Cumhuriyetin kuruluşundan bugüne kadar bu tekçi politikalar devam etti. Dolayısıyla bir çözüm süreci ya da demokratik bir cumhuriyetin inşasında Süryaniler rahat olur, hatta tersine bir göç olur. Sayın Öcalan’ın geliştirdiği paradigmada gibi olursa Süryaniler buna katkı sağlarlar” diye konuştu. 

 

‘SÜRYANİLERİN ÖCALAN’A ÖZEL İLGİLERİ VAR’

 

Süryanilerin eşit vatandaşlık, demokratik bir Anayasa’da kendilerini görmek ve demokratik bir cumhuriyetin kurulmasını amaçladıklarını söyleyen Türker, “Süryanilerin Sayın Öcalan’a özel bir ilgileri de var. Çünkü demeçlerinde ve söylemlerinde Süryanilere ne kadar değer verdiğini gördük. Kendi deyimi ile Süryaniler bu toprakların en kadim halklarındandır. En değerli halkları olduğunu bizzat kendisi söylemiştir. O nedenle Süryaniler kendisine değer biçmişler, bu nedenle de bir beklenti içindedirler. Demokratik ulus modeliyle Kuzey ve Doğu Suriye’de halkların birlikte yönettiği bir özyönetim inşa edildi. Süryaniler de orada özerk yönetimin her kurumunda yer almaktadırlar. Bu olması gereken bir model ve daha da ileriye taşınması lazım. Süryaniler, Türkiye’de Anayasal olarak haklarının tanınmasını istiyor. Eğer Türkiye’de demokratikleşme olacaksa bunun tüm kimlikleri, tüm etnisiteleri kapsaması gerekir. Ancak bu şekilde bu sorun çözülebilir. Tekçi politikalar ile olmaz. İsmi ne olursa olsun biz bu sürece destek veriyoruz. Süryaniler bugüne kadar Sayın Öcalan’ın tüm söylemlerine kıymet biçti. Bundan sonra da öyle olacaktır” ifadelerini kullandı.

 

‘HERKES SAHİP ÇIKMALI’

 

İmkan yaratılması durumunda Süryani kurumları olarak Öcalan ile görüşmek, sorunları tartışmak istediklerini kaydeden Türker, sözlerini şöyle sürdürdü: “Doğru neyse o konuda diretmeliyiz. Türkiye nereye gidecek? Ortada bir sorun var. Bu soruna ne devlet artık gözünü kapatabilir ne diğer güçler bu sorunun üzerini örtebilirler. Bu sorun çözülürse Türkiye daha da ileriye gidecek. Bunu her zaman dile getirdik. Türkiye’nin en temel sorunlarından biridir. Bugün Türkiye’de demokrasi zayıflıyorsa, hukuk zayıflıyorsa, siyaset geriliyorsa, ekonomi iyi değilse bu soruna bağlıdır. Türkiye’de Kürt sorunu çözülürse her şey birden güllük gülistanlık olmayacak ama Türkiye’nin sırtından büyük bir yük kalkmış olacak. Bu nedenle gelişen sürece hepimiz sahip çıkmalıyız. Devlet ve diğer toplumlar ve Kürtler de sahip çıkmalıdır.” 

 

MA / Ahmet Kanbal