RIHA - PYD Eşbaşkanlık Komitesi üyesi Foza Yûsif, yakın bir zamanda tüm Kürt partileriyle bir araya gelmeyi planladıklarını aktararak, "Suriye’nin toprak bütünlüğünün garantisi biziz. Özerk Yönetim modeli en doğru çözümdür" dedi. 

 

Suriye'de Esad rejiminin devrilmesiyle birlikte yeni bir dönem başladı. Heyet Tehrir el-Şam (HTŞ), 2011 yılından bu yana yaşanan çatışmalı süreçte birçok suça bulaşmış isimleri ülkenin geçici yönetimine getirdi. Avrupa ülkelerinden her gün üst düzey isimler Şam'da HTŞ yetkilileriyle görüşürken, ülkenin geleceğine dair belirsizlik sürüyor. 

 

Öte yandan iç savaşın patlak verdiği 2011'den bu yana “Üçüncü Yol” çizgisinde hareket eden Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi bölgesinde yaşayan halklara dönük saldırılar ve tehditler sürüyor. Türkiye ve bağlı Suriye Milli Ordusu (SMO), Esad rejiminin devrilmesini fırsat bilerek Kuzey ve Doğu Suriye kentlerine son haftalarda yoğun bir saldırı gerçekleştiriyor. Türkiye, ayrıca Kuzey ve Doğu Suriye'nin statüsünün tanınmaması için de diplomatik ilişkilerine hız verdi. 

 

Kuzey ve Doğu Suriye'de en geniş toplumsal desteğe sahip olan Demokratik Birlik Partisi'nin (PYD) Eşbaşkanlık Komitesi üyesi Foza Yûsif, son yaşanan gelişmeleri Mezopotamya Ajansı'na (MA) değerlendirdi. 

 

'BİZSİZ ÇÖZÜM TARTIŞMASI BAŞARIYA ULAŞMAZ' 

 

Suriye’de yaşanan gelişmelerin tüm siyasi dinamikleri etkilediğini belirten Foza Yûsif, "Suriye’de hem siyasi hem de toplumsal anlamda büyük değişimler oldu. Bu değişimler tüm siyasi güçleri etkilediği gibi Kuzey ve Doğu Suriye’yi de etkiliyor. Bir taraftan Türkiye ve ona bağlı grupların saldırıları sürerken, diğer tarafta Suriye’nin diğer bölgelerinde farklı değişimler yaşanıyor. Bir yanda Rusya ve İran’ın desteklediği güçler var, diğer yanda Türkiye ve İsrail’in desteklediği gruplar. Arap devletlerinin de bölgede çeşitli girişimleri bulunuyor. Ancak şunu net bir şekilde ifade edebiliriz, Kuzey ve Doğu Suriye’nin içinde olmadığı bir çözüm tartışması başarıya ulaşamaz. Bölgemizin stratejik ve siyasi konumu göz önünde bulundurulmalıdır. Yapılacak toplantılara herkesin katılması gerekiyor” ifadelerini kullandı.

 

HTŞ'NİN İŞKENCE VE SALDIRILARI 

 

HTŞ’nin sadece kendi kontrolündeki isimlerle bir yönetim inşa ettiğini ifade eden Foza Yûsif, "HTŞ’nin bugüne kadar kurduğu yönetim tamamen kendine bağlı isimlerden oluşuyor. Farklı kimlik veya inançtan kimseye yer verilmediği gibi kadınların temsiliyeti de yok. Bu durum kadınlar için ciddi bir korku kaynağıdır. HTŞ’nin geçmişine baktığımızda ise, endişelenmemek mümkün değil. Humus gibi bölgelerde özellikle kadınlara ve Alevilere yönelik saldırılar düzenlendi, bu saldırılar hala devam ediyor. Suriye, bugün yeni bir Afganistan’a dönüşüyor. BAAS rejimiyle ilişkisi olduğu gerekçesiyle insanlara ceza adı altında işkenceler yapılıyor. Bu durum sadece Kuzey ve Doğu Suriye halkları için değil, tüm Suriye için büyük bir tehdit oluşturuyor” şeklinde konuştu.

 

'SAVAŞIN NEDENİ TÜRKİYE'NİN SALDIRILARIDIR' 

 

Foza Yûsif, Türkiye'nin HTŞ ile ilişkilerine işaret ederek, "Türkiye Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, HTŞ ile 10 yıl öncesine dayanan ilişkileri olduğunu açıkça ifade etti. O dönemde HTŞ terör listesinde yer alıyordu. Bu Türkiye’nin HTŞ ile ortak hareket ettiğini ve yaşananlara ortak olduğunu gösteriyor. Türkiye’nin amacı Suriye’yi kendi vilayeti haline getirmektir. Türkiye, Suriye’nin toprak bütünlüğünü hedef alıyor. Türkiye, Özgür Suriye Ordusu’nun kontrolündeki bölgelerde askeri üsler kurmuş durumda. Suriye’de savaşın hala devam etmesinin en büyük sebeplerinden biri Türkiye’nin saldırılarıdır. Türkiye’nin politikası Suriye halklarının geleceğini karartmayı hedefliyor” ifadelerini kullandı. 

 

'EN DOĞRU ÇÖZÜM ÖZERK YÖNETİM MODELİDİR'

 

Suriye’de sorunların diyalogla çözülebileceğini vurgulayan Foza Yûsif, bu noktada QSD’nin önemli görüşmeler yaptığını dile getirdi. Foza Yûsif, "QSD ile HTŞ arasında sorunların çözümü için görüşmeler yapıldı. Biz başından beri Suriye’nin sorunlarının kendi iç dinamikleriyle çözülmesi gerektiğini savunuyoruz. Merkeziyetçi bir yönetim modelinin doğru olmadığını, aksine demokratik bir sistemin tüm halklar için daha iyi bir çözüm olacağını düşünüyoruz. Kuzey ve Doğu Suriye’nin 14 yıllık Özerk Yönetim tecrübesi var. Merkezi olmayan bir yönetim modeli Suriye’deki tüm halkların ve inançların sorunlarına çözüm olacaktır. Kürt halkı bu sistemde asli bir unsur olarak yer alıyor. Suriye’nin demokratik bir yapıya kavuşması için Özerk Yönetim modeli en doğru çözümdür" diye kaydetti. 

 

'SURİYE’NİN GARANTİSİ BİZİZ'

 

Foza Yûsif, sorunların çözümü ve saldırılara karşı Kürt siyasi partiler arasında bir süredir görüşmelerin sürdüğünü ifade etti. Foza Yûsif, "Yakın zamanda bir toplantı yapmayı ve tüm Kürt partilerini ortak bir görüş etrafında birleştirmeyi planlıyoruz. ENKS’nin de bu sürece katılmasını bekliyoruz. Kürtler için tarihi bir fırsat var ve bu fırsatı doğru bir şekilde değerlendirmeliyiz. Türkiye’nin amacı, Kürtlerin Suriye’nin geleceğinde yer almaması için kirli politikalar yürütmektir. Ancak 14 yıllık Özerk Yönetim tecrübemiz ve QSD’nin DAİŞ’e karşı mücadelesi, bu planların başarılı olamayacağını gösteriyor. Suriye’nin toprak bütünlüğünün garantisi biziz. Kadın devrimi ve halkların ortak yaşam modeli, Suriye’nin geleceği için umut kaynağıdır" diye belirtti.

 

Foza Yûsif, şöyle devam etti: "Tarihi fırsatları iyi okuyup doğru adımlar atmalıyız. İşgale karşı mücadele ve demokratik çözüm noktasında birlik olursak, halkların haklarını garanti altına alabiliriz. Demokratik bir Suriye için mücadelemiz devam edecek."

 

MA / Delal Akyüz