İSTANBUL - PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğünü sağlama talebiyle yarın İstanbul’dan Gemlik’e yapılacak Özgürlük Yürüyüşü’ne katılma çağrısında bulunan kurum temsilcileri, “Barış çerçevesinde toplumsal yaşamı inşa etmek için hep birlikte yürüyelim” dedi. 

 

İmralı F Tipi Yüksek Güvenlikli Kapalı Cezaevi'nde 32 aydır kendisinden haber alınamayan PKK Lideri Abdullah Öcalan'a dönük mutlak tecridin kaldırılması ve fiziki özgürlüğünün sağlanması talepleriyle dünyanın birçok yerinde eylem ve etkinlikler sürdürülüyor. Bu kapsamda Kurdistan kentlerinden Bursa’nın Gemlik ilçesine "Özgürlük Yürüyüşü" bugün itibariyle başlatıldı. Yürüyüşün Türkiye ayağını oluşturan kentlerden birisi olan İstanbul’dan ise yarın Gemlik’e yürüyüş başlayacak. 

 

“Özgürlük Yürüyüşü’nün” imzacıları arasında bulunan kurum temsilcileri, İstanbul’da gerçekleştirilecek yürüyüşün anlam ve önemine ilişkin açıklamalarda bulunarak yürüyüşe katılma çağrısında bulundu.

 

ÖZTÜRK: ÖCALAN UNUTTURULMAK İSTENİYOR

 

PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın Kürt sorununun demokratik ve barışçıl temelde çözüm çabalarına rağmen gelinen aşamada hukuka aykırı yasadışı bir şekilde ağır tecrit koşulları altında tutulduğunu belirten Asrın Hukuk Bürosu avukatlarından Raziye Öztürk, “Bu artık bir yöntem haline gelerek tüm toplumda bir yönetim şekline gelip kalıcılaştırılmaya çalışılıyor. Bunun şuan içerisinde bulunduğumuz ekonomik sosyal siyasal her anlamdaki krizlerden çok net şekilde anlayabiliyoruz. Tabi Sayın Öcalan’ın 1993 yılından beri sürdürmeye çalıştığı Kürt sorununun demokratik yöntemlerle çözülmesi çabası vardı ve bunu İmralı Ada Hapishanesinde o tecrit koşullarına rağmen devam ettirdi. Ancak Sayın Öcalan’ın Kürt sorununun çözümündeki pozisyonu devlet tarafından bir politika olarak kabul edilmedi ve Sayın Öcalan Kürt halkına unutturulmak istendi. Bir bütünen sesinin dışarıya çıkmasına engel olunmaya çalışıldı. Bu sebeple 32 aydır Sayın Öcalan’dan hiçbir şekilde haber alamıyoruz” dedi. 

 

YÜRÜYÜŞÜN ÖNEMİ

 

Kürt sorununun çözümü ve demokrasinin inşasının İmralı’dan geçtiğini vurgulayan Öztürk, Gemlik’e yapılacak yürüyüşün bu anlamda büyük bir anlam taşıdığını kaydetti. Öztürk, “Bu devam eden hukuksuzluğa karşı sadece Kürt halkının değil vicdanlı, demokrasiden yana tutum sergileyen, politik ahlakı olan tüm herkesin ses çıkarması gerekiyor. O yüzden yalnızca Kürt halkına değil tüm kesimlere, Ortadoğu halklarının birlikte yaşam umudunu sürdürebileceği bir ortamın yaratılması için Gemlik’e yürünmesi yönünde çağrı yapıyoruz” şeklinde konuştu. 

 

KARADAĞ: ÇÖZÜMÜN TEMİNATI İMRALI’

 

Halkların Demokratik Kongresi (HDK) İstanbul İl Eşsözcüsü Mehmet Karadağ, Türkiye’nin 2015’ten bu yana siyasal, ekonomik ve uluslararası alanlarda giderek artan bir tıkanma içerisinde olduğunu belirtirken, bunu aşmanın biricik yolunun ise Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğünün sağlanması olduğuna işaret etti. Düzenlenecek Gemlik yürüyüşünün de temel talepler doğrultusunda gerçekleştirileceğini vurgulayan Karadağ, “İmralı tecridiyle beraber bu ülkenin bir bütünü tecrit altında. Bu tecridin kaldırılması ve sorunların çözülmesi için birlikte tüm Türkiye halklarının bize destek sunmasını ve öncülük yapmaları gerektiğini belirtiyoruz. Bizim Gemlik yürüyüşüne çağrımızda bu yönlüdür. Gelin siz öncülük yapın. Tıkanan bir süreç, ötekileştirilen, dilleri kültürleri yok olan halklar var. Bunun çözümü İmralı’da Sayın Öcalan’ın özgürlüğündedir. Sayın Öcalan’ın özgürlüğü ile birlikte Türkiye halkları nefes alacak. Çünkü demokraside istikrarın oluşturulabilmesi için tek çözüm Sayın Öcalan ve Kürt sorununun çözümünden geçer. Bunun tek teminatı da İmralı’dır” diye belirtti. 

 

DEMİR: BARIŞI İNŞA ETMEK İÇİN YÜRÜYELİM

 

MA-TUHAYDER Eşbaşkanı Dilek Sönmez Demir, Gemlik’e yapılacak yürüyüşle Abdullah Öcalan’a dönük tecridin kaldırılmasının yanı sıra fiziki özgürlüğünün sağlanmasını talep edeceklerini söyledi. Yapılacak yürüyüşün aynı zamanda toplumsal barışı inşa etmeye dönük bir anlam taşıdığını söyleyen Demir, tüm herkese şu çağrıda bulundu: “Başta kadınlar olmak üzere, gençler, emekçiler, ezilenler tüm halklara, gelin hep birlikte tüm bu sorunlara, zulümlere, kadın kırımlarına karşı barış çerçevesinde toplumsal yaşamı inşa etmek için hep birlikte yürüyelim.”  

 

CENGİZ: YÜRÜYÜŞ DEVLETİN YASALARINA UYMASI ÇAĞRISIDIR

 

Gemlik yürüyüşünü “İmralı tecridine karşı devleti kendi yasalarına ve evrensel hukuka uyma çağrısıdır” şeklinde tanımlayan Mezopotamya Kültür Merkezi (MKM) sanatçılarından Engin Cengiz ise, “Ortadoğu’da savaşın derinleştiği bu süreçte böyle bir barış çağrısı ve çabasının çok kıymetli olacağını düşünüyorum. Çağrıyı güçlü bir şekilde sahiplenmek gerekiyor. Dünyada çatışmaların savaşların arttığı bir dönemdeyiz bu dönemde barış çağrısı yapmak bir insanlık görevidir. Sayın Öcalan’ın da bu konudaki rolü halklar üzerindeki etkisi bilinmektedir. En küçük demokratik hakkın bile dillendirilemediği bir zamanda bu çağrının karşılık bulacağını düşünüyorum” dedi. 

 

MA / İbrahim Irmak - Ömer İbrahimoğlu