ESKİŞEHİR - Demokratik Öğrenci Meclisi, saldırıların hedefinde olan Rojava’da kadın devriminin dünya halkları tarafından benimsendiğini belirterek, “‘Kobanê düştü düşecek’ diyenlerin bu sözler boğazlarında kaldı” dedi.
Demokratik Öğrenci Meclisi (DÖM), Eskişehir’de bulunan bir kültür merkezinde 1’nci Olağan İl Çalıştayı düzenledi. Çalıştayda, “Özgür-Özerk Demokratik Üniversitelerle Demokratik Topluma” pankartı, “Baskılar, gözaltılar, tutuklamalar bizi yıldıramaz”, “Kapitalist moderniteye karşı hakikatin izinde direnen Kürt halkının mücadelesiyle komünal toplum inşa etmeye”, “Biji şoreşa Ronak a Rojava”, “Genç başladık, genç bitireceğiz”, “Uyuşturucu sisteme karşı örgütlü ve özgür gençlik” dövizleri asıldı. Salona, Federe Kurdistan Bölgesi’nin Süleymaniye kentinde katledilen Jineoloji Araştırma üyesi Gazeteci-Yazar Nagihan Akarsel’in fotoğrafı da asıldı.
‘YAŞAMIN ÜMİDİ GENÇLİKTEDİR’
Çalıştayda konuşan öğrencilerden Kadir Barkın, gözaltı ve tutuklamalarla gençlerin sindirilmek istendiğini belirterek, baskılara rağmen öğrencilerin durmayacağını kaydetti. Barkın, “Çok tarihi bir süreçten geçiyoruz, toplumsal çıkış ve kırılmalar, toplumun şekillenmesine neden olmaktadır. Küresel bir savaşın içerisindeyiz ve bu savaş günden günde kendini hissettirmektedir. Ortadoğu’nun her yanında halkların baş kaldırışını Kürtlerin tarihi direnişlerinden almaktadır. Günümüze Dehak’lara karşı halklarımız devrim ateşini yakmaktadır. Egemenler, insanlığa karşı suç işlemeye devam etmektedir. Çok tarihi bir süreçten geçiyoruz, bu sürece cevap olabilmenin tek çıkışı, koşulsuz ve amansız olmalıdır. Bu savaş gençlere, kadınlara, halklara bütün yaşama karşı sürdürülüyor. Karşımızda kana susamış, ahlaki ölçüleri ayaklar altına alan faşist bir zihniyet var. Bu zihniyet karşısında durabilecek yegane güç gençliktir. Yaşama dair ümit gençliktedir. Bunun karşısında tarihten aldığımız ders ise gençliğimiz çözüm gücü olacağıdır” dedi.
‘GENÇ BAŞLADIK GENÇ BİTİRECEĞİZ’
Gözaltında alınan arkadaşları adına konuşan öğrencilerden Evindar Bayhan, yurtsever gençliğin tamamıyla karanlığa itmeye çalışıldığını dile getirdi. Gençliğin ve toplumun önünde duran faşist iktidarın önünde durmanın sorumluluğunu taşıdıklarını ifade eden Bayhan, iktidarın “Kürt yoktur, Kürt sorunu yoktur” sözlerine dikkat çekerek, “Yeri geldi ‘canavar’ olduk, yeri geldi ‘terörist’ olduk ama direnişimizle bugünlere geldik. Rojava Devrimi bir kadın devrimi oldu, bugün bu devrim büyüdü ve tüm dünya tarafından benimsendi. ‘Kobanê düştü düşecek’ diyenlerin bu sözler boğazlarında kaldı. Rojava Devrimi bugün tüm dünyada yankısını buldu. İran’da haykırılan ‘Jin jiyan azadî’ sloganı tüm dünyaya yayılarak evrenselleşti. En başta da söyledik genç başladık genç bitireceğiz” şeklinde konuştu.
‘BERİTAN’LAŞAN MİLYONLARCA KÜRT GENCİ VAR’
Bir yeni sürecin başlangıcına girildiğini dile getiren Fatma Çubuk ise, şunları söyledi: “Son 20 yıldır Ortadoğu halkları üzerinden yürütülen savaşlar, bugün diğer ülkelerde de kendini hissettirmeye çalışıyor. Afganistan’da iktidara yerleşen Taliban, kadınları sindirmeye açıştı. Taliban’ı iktidarı getiren ve tebrik eden AKP ve MHP faşist iktidarı olmuştur. Bu iki siyasi aklın birbirine benzeyen iki yönünü görmemek mümkün değil. İran’da Jîna Eminî’nin katledilmesinden sonra Afganistan ve Türkiye ile aynı refleksi gösterdiğini gördük. İran rejimi yıllardır kadını yaşamdan koparıyor. Çünkü biliyor ki; kadın ses çıkarırsa, iktidarı sarsılacak, bunun yanı sıra dört parça Kurdistan'da direnen ve yeni yaşamı ilmek ilmek yaşamı örmeye çalışan Kürt halkı var. Kürt halkı elbette ki bu zamanlara rahatlık içinde gelmedi, bu uğurda toprağa düşen nice insan oldu. Yeri geldi canından can dediği kişiyi verdi bu kavgaya. Sokak ortasında katledilen Nagihan Akarsel’i görüyoruz. Nagihan Akarsel’e sıkılan kurşunun kadınlara sıkıldığını biliyoruz. Devlet tarafından kimyasal kullandığını ortaya çıkaran basın emekçilerine dönük baskıları da görüyoruz. Ulus devletlerin birbirinin devamcısı ve iki yüzlü tutumları devam ediyor. Bugün Barzani ailesi kirli hesapları uğruna ihanet çizgide ilerliyor ama bu ihanet çizgi karşısında Beritan’laşan milyonlarca Kürt genci var” şeklinde konuştu.
‘GENÇLİĞİ SİNDİRMEYE ÇALIŞIYORLAR’
Öğrencilerin ardından konuşan Halkların Demokratik Partisi (HDP) Ankara İl Eşbaşkanı Vezir Parlak Coşkun da, iktidarın yıllardır yürüttüğü kirli savaşın ortada olduğuna dikkat çekerek, bütün baskılara rağmen iktidarın istediğini elde edemediğini ifade etti. Gençliğin iktidarın bütün oyunlarını boşa çıkardığına vurgu yapan Parlak, “Yıllardır Kürt halkına dönük inkar, asimilasyon politikaları devam ediyor. İktidar artık bunun devam etmeyeceğini görüyor çünkü Rojava’da Kürt gençleri ve dostları DAİŞ’e karşı en büyük mücadeleyi veriyor. Yine Kürt gençlerine dönük kimyasal silah kullanımı devam ediyor ama buna rağmen gençlerin iradesini kıramıyorlar. Bu oyunlarda sadece Türkiye yok, Türkiye onlara alan açıyor. Önümüzde çok zor bir süreç var, bugün Kürdistan’ın her yerinde uyuşturucu artışları yaşanıyor. Bu uyuşturucu artışlarına karşı gençliğin önünde durduğunu bilerek gençliği asimilasyon ve baskı politikalarıyla sindirmeye çalışıyorlar.30 yıldır metropollerde yaşıyoruz ama iktidarın asimile politikalarına karşı dilimizi, kültürümüzü korumaya devam edeceğiz” sözlerini kullandı.
Soru-cevap bölümüyle devam eden çalıştay, şiir dinletisi ve halaylarla sona erdi.