ANKARA -Türkiye’nin Efrîn’e yönelik saldırılarının yıldönümünde açıklama yapan HDP MYK, “Efrîn ve Suriye genelindeki savaş ve işgal politikalarına son verilsin” çağrısı yaptı.
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Merkez Yürütme Kurulu (MYK) , Türkiye ve kendisine bağlı paramiliter gruplarla birlikte Efrîn’e yönelik 20 Ocak 2018’de başlattığı saldırıların 5’inci yılı dolayısıyla açıklama yayınladı. “Efrîn ve Suriye genelindeki savaş ve işgal politikalarına son verilsin” başlıklı açıklamada, AKP-MHP iktidarının Suriye siyasetini önemli oranda Kürtlerin kazanımlarını yok etme ve siyasal statü elde etmelerini engellemeye adadığını belirtilirken, “Efrîn’de ağır insanlık suçları kesintisiz bir şekilde işlenmeye devam ediyor” denildi.
Açıklamanın tamamı şöyle: “Birleşmiş Milletler dahil uluslararası kurumların tespitleri ve uyarılarına rağmen, AKP-MHP hükûmeti Efrîn’deki işgale son vermek yada işlenen suçlara dair önlem almak yerine El Nusra’nın devamı olan HTŞ adlı suç örgütüne Efrîn kapılarını yakın zamanda açarak işgale yeni bir boyut kazandırmış ve iyice bataklığa saplanmıştır. Suriye İnsan Hakları Gözlemevi’nin (SOHR) hazırladığı rapora göre, sadece 2022 yılı içerisinde Efrîn’de aralarında kadın ve çocukların da bulunduğu en az 151 sivil katledilmiş ve yüzlercesi yaralanmıştır. Aynı raporda, Türkiye destekli suç örgütlerinin Efrîn’de 4’ü çocuk, 21’i kadın olmak üzere 677’den fazla sivili kaçırdığı veya tutukladığı tespit edilmiştir.
ÇETELERİN MERHAMETİNE TERK EDİLMİŞ
2018 yılına kadar Suriye’nin en istikrarlı ve güvenli bölgesi olan Efrîn işgalden bu yana siviller için en tehlikeli bölgelerden biri olmuştur. AKP-MHP hükûmeti Efrîn’de de demografik ve etnik mühendislik yapmış, yüzbinlerce Kürdü yerinden edip kamplarda yaşamaya mahkum etmiş; bu bölgeyi her türden suça bulaşmış örgütlerin cenneti haline getirmiştir. Türkiye’nin hamiliğini yaptığı bu örgütler yerel halkın canına kastetmekte, zeytinlerine varana kadar halkın malına mülküne çökmekte, tam bir talan siyaseti uygulamaktadır. Asimilasyon politikaları çerçevesinde, yer isimleri dahil Kürt kültür ve diline dair her türlü iz silinirken halkın Esad rejiminden sonra kurduğu demokratik ve eğitim kurumları tasfiye edilmiştir. Türkiye’de HDP belediyelerine kayyım atama uygulamasına paralel olarak, Efrîn’in yönetimi de Türkiye’den atanan kayyımların ve yerelde ganimet için birbirleri ile sürekli kavga eden çete örgütlerin merhametine bırakılmıştır.
HALKIN ZARARLARI TAZMİN EDİLMELİ
Uluslararası hukuk ve tüm insani değerlere aykırı bir şekilde uygulanan işgal, etnik mühendislik, asimilasyon ve talan uygulamalarına karşı dünya ve Türkiye kamuoyunun genel anlamda sessiz kalması insanlık adına utanç vericidir. Efrîn ve diğer bölgelerdeki işgale derhal son verilmeli, yerel halkın evlerine dönmelerine müsaade edilmeli, zararları da tazmin edilmelidir.
MÜCADELEYİ BÜYÜTEREK SÜRDÜRECEĞİZ
HDP olarak Efrîn dahil tüm işgallerin son bulması, iyice bölgesel bir karakter kazanan Kürt meselesinin adil bir barış ile çözülmesi ve Suriye’de tüm halkların özgür ve kardeşçe yaşayabilmelerini sağlayacak toplumsal ve siyasal barışın inşası için verdiğimiz mücadeleyi büyüterek sürdüreceğiz.”