Van Yüksek Güvenlikli Kapalı Cezaevi'nin Eğitim Kurulu, gazeteci Oktay Candemir’in kaleme aldığı “Görücü-Bölücü Hikayeler” adlı kitabı kurumda kalan bir tutukluya vermedi. Kurul, kitabın verilmemesine ise, "kamu güvenliğini tehlikeye düşürücü ve müstehcen haber, fotoğraf ve yorum içerdiği" gerekçelerini gösterdi.   

 

İYİLEŞTİRMEYİ ZORLUYORMUŞ!

 

Kurul'un yaptığı incelemede kitaba ilişkin şu değerlendirmeye yer verildi: "Bölücü-Görücü hikayeler isimli kitabın17 hikayeden oluştuğu 14’ü yazarın gerçekten yaşadığı olaylardan oluştuğu, 3’ünün ise kurmaca olduğu, hikayelerin mizahi bir dille anlatılmaya çalışıldığı, kitabın içerisinde ise 1990’lar ve o yıllarda Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin Kürtlere yönelik artan sözde şiddet sırasında devletten daha devletçi kesilen sözde devlet bürokrasisinin sebep olduğu hikayelerde mizahi bir dil kullanılarak, hikayenin bütününde Türkiye Cumhuriyeti Kamu görevlilerinin karalanmaya çalışıldığı ve olayların işkenceci, baskıcı ve faşist olduğu, Kürtlere zulüm yapmaya çalıştıkları izlenimin verilmeye çalışıldığı, netice itibariyle kitabın hükümlülerin iyileştirilmesi amacına ulaşmayı zorlaştıran bir kitap olduğu (...)” 

 

YASAKLANMAMIŞ OLSA BİLE...

 

Kurul değerlendirmesinde ayrıca kitabın koğuşlara verilmesi durumunda “kurum güvenliğinin ve disiplinini sağlanması bakımından kurumda asayişin ve genel güvenliğin zaafiyete uğrayacağı” iddiasına yer verildi. Değerlendirmede, "Kurum disiplinini, düzenini veya güvenliğini bozan yada tehlikeye düşüren hükümlülerin iyileştirilmesi amacına ulaşmayı zorlaştıran yahut müstehcen haber, yazı, fotoğraf ve yorumları kapsayan hiçbir yayın hükümlüye verilmez. Mahkemelerce yasaklanmamış yayın olsa bile kamu güvenliğini tehlikeye düşürücü veya müstehcen haber, yazı, fotoğraf ve yorumları kapsadığı eğitim kurulu kararı ile tespit edilen hiçbir yayın kuruma kabul edilemez.”

 

Kurul, söz konusu nedenlerden kaynaklı kitabı tutukluya vermeyerek, eşya deposunda muhafaza altına alınmasına karar verdi.

 

'YAŞANANLARI ANLATANLAR CEZALANDIRILIYOR'

 

Kitabın tutukluya verilmemesini değerlendiren gazeteci Candemir, kitabının ülkedeki bir döneme ışık tuttuğunu kaydetti. "Kitapta anlatılanların çoğu gerçek ama devlette bir ‘Geceyarısı Ekspresi’ filminin travması sürüyor" diyen Candemir, "Kitapta anlatılan sorunları çözmeyenler yaşananları anlatanları cezalandırıyor. Tarihin akışı ve yaşananlar elbette kayıt altına alınacak. Sanırım devletin talebi her şeyi unutmamız ya da hiçbir şey olmaz gibi davranmamız” diye konuştu. Kitabın verilmemesinin, kitapta anlatılan hikayeleri doğruladığını belirten Candemir, “Cezaevindeki tutsakların iyileştirme sürecine zarar vereceği gerekçesi ile kitaba yasak uygulanması bir komedidir” dedi.