Ortak mücadele çağrısı: Kayyım kadın iradesine saldırıdır

  • kadın
  • 09:09 8 Kasım 2024
  • |
İSTANBUL - Kayyım atamanın kadın iradesine ve haklarına saldırı olduğunu ifade eden kadın örgütleri temsilcileri, kayyıma karşı ortak mücadele ve hayatı durdurma çağrısı yaptı. 
 
Kent Uzlaşısı'yla CHP'den Esenyurt Belediye Başkanı seçilen Ahmet Özer'in tutuklanması sonrasında Esenyurt, Mêrdîn, Êlih ve Xelfetî (Halfeti) belediyelerine kayyım atamalarına karşı başlatılan protesto eylemleri, kayyım atanan kentlerde ise direniş nöbetleri sürüyor. Birçok kesimden tepkilerin geldiği kayyım uygulamasına karşı geçtiğimiz günlerde kayyım atanan Êlih'e giderek dayanışma gösteren feminist kadın örgütleri temsilcileri, uygulamaya karşı ortak mücadele çağrısı yaptı. Kadın Savunma Ağı üyesi Ceren Barış ve Kırkyama Kadın Dayanışması'ndan Kübra Derin, kayyım siyasetinin kadınların iradesine saldırı olduğunu vurgulayarak kayyıma karşı mücadeleye devam edeceklerini söylediler.
 
KADIN KARŞITI POLİTİKALAR
 
 
Kadın Savunma Ağı üyesi Ceren Barış, yerel seçimlerden sonra ilk kayyım dayatmasının Wan’da yaşandığını ancak halkın direnişiyle bunun engellendiğini hatırlattı. Kayyımın Kürt halkıyla beraber kadınların iradesini gasp etme anlamı taşıdığını belirten Ceren Barış,"Kayyım atanan belediyelerin yaptıkları pratikleri biliyoruz. Kadınların başvuru-destek mekanizmaları, koruyucu-önleyici mekanizmaları belediyelerde işletebildiklerini ama erkek iktidarın yıllardır kayyum siyasetiyle buna karşı bir savaş açma biçiminin olduğunu biliyoruz. Bugün Meclis kürsüsünde barış laflarını duyuyoruz, ama kayyum atamalarıyla beraber bunların altının çok da dolu olmadığını görüyoruz, hatta tam tersine bir saldırı savaş açma mekanizması var. Ama Kürt halkı da, Kürdistan’daki yerel yönetimler de, kadınlar da kayyım siyasetine karşı her zaman mücadele etmeye devam ediyor ve edecek" dedi. 
 
'KADIN İRADESİ GASP EDİLMEYE ÇALIŞILIYOR'
 
Barış, kadınların nasıl bir belediyecilik yapılması gerektiğini gösterdiğini ve bu alanları büyük bir emekle kazandığını vurguladı. Kadın belediye başkanlarının kadınlar için çok önemli çalışmalar yaptığına dikkati çeken Barış, "Ulaşıma erişim sağlayamayan kadınlar için Jînkart uygulamaları yapılıyor. Destek mekanizmalarının çalışma biçimi de kadınların bir araya gelebileceği, faaliyetler yapabileceği şekilde örgütleniyor. Gasp edilmeye çalışılan irade, kadınların, halkın iradesi, ama hiçbir zaman geri adım atmayacağız" diye konuştu. 
 
ORTAK MÜCADELENİN ÖNEMİ
 
Barış, bir grup feministin Êlih'e giderek Gülistan Sönük ve kadın belediye eşbaşkanları ile dayanışma gösterdiğini hatırlattı. Karşı karşıya kaldıkları şiddet politikalarına karşı mücadeleye devam edeceklerinin altını çizen Barış, "Savaşa ve şiddete karşı çok fazla eğilim gösteren bir iktidara sahibiz. AKP-MHP iktidarı bunu zaten yıllar içerisinde bütün aygıtlarıyla beraber gösterdi, ama buna karşı mücadelemiz her zaman halkların kardeşliği ve kadınların kazandığı haklarından vazgeçmemek hatta bunun üzerine daha fazla şey katabileceğini seçimlerden sonra da gösterdi. Kayyum siyasetine karşı kadınlar olarak mücadele etmeye devam edeceğiz" şeklinde konuştu. 
 
KADIN KAZANIMLARINA SALDIRI
 
 
 
Kayyım atamalarının 4 Kasım siyasi darbesinin yıldönümünde gerçekleştiğine dikkat çeken Kırkyama Kadın Dayanışması’ndan Kübra Derin, hukuksuzluk ve rantla kayyım rejiminin sürdürülmek istendiğini ifade etti. Derin, ne irade gaspına ne kadın kazanımlarının geri alınmasına izin vereceklerini belirterek, şöyle devam etti: "Kadınlar olarak kayyımlara izin vermeyeceğiz, bu rejimi tanımıyoruz. DEM Parti'nin yönetimde olduğu; eşit temsiliyeti, eş başkanlığı hayata geçirdiği belediyelerde kadınlar istihdam ediliyor, sığınaklar, danışma merkezleri açılıyor. Kayyım darbesi kadınların kazanımlarına, haklarına saldırıdır aslında. Henüz bir önceki kayyımların halkın, kadınların, çocukların ekmeğinden aşından çalarak yaptığı borçlar duruyor. Yeni soygunlar için kayyım darbesi yapılıyor. Bugün yapılanın anlamı budur, 'Biz yeterince çalamadık, daha fazla çalmaya geldik' diyorlar."
 
'MÜCADELEYİ HEP BİRLİKTE YÜKSELTMELİYİZ'
 
Esenyurt'a atanan kayyımın da benzer bir anlayışın sonucu olduğunu vurgulayan Derin, sözlerini şöyle sürdürdü: "Halkın iradesi tanınmadan seçilen başkanların yerine atama usulü valiler getiriliyor, bunu kabul etmiyoruz. Yerel yönetimler kadınların siyasal, toplumsal ve iktisadi alanda var olması ve kadın özgürlük mücadelesi açısından son derece önemlidir.  Kayyım siyasetinden vazgeçmeyen bu zihniyete karşı hayatı durdurmalıyız. Talancı, soyguncu, rantçı, kayyım politikalarına karşı mücadele hep birlikte yükseltmeliyiz. Kayyımlara karşı halkın iradesiyle seçilen Gülistan Sönük'ün yanındayız." 
 
MA / Yeşim Tükel