Kadınlar tek ses: Hayatlarımızdan da haklarımızdan da vazgeçmiyoruz

HABER MERKEZİ - 8 Mart’ta tek ses olan kadınlar,“Haklarımızdan, hayatlarımızdan, bedenlerimizden, kimliklerimizden, kentlerimizden, iş yerlerimizden vazgeçmiyoruz” dedi. 

8 Mart Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla birçok kentte açıklama yapan kadınlar, eril sistemin saldırılarına karşı mücadelenin süreceği vurgusu yaptı. 
 
AMED 
 
Şiddetle Mücadele Ağı, Diyarbakır Adliyesi önünde açıklama yaptı. Açıklamaya birçok kadın, sivil toplum kuruluşu temsilcisi katıldı. Avukat Cansel Talay, 8 Mart'ın tarihi önemini vurgu yaptı. Talay, "Kadınların, dayanışma ruhuyla yalnız olmadığımızı hissettiren bunun gibi bütün bir araya gelişleri çok kıymetlidir. Nitekim bugünü özel kılan ve her yıl bugün toplanmamızın bize hatırlattığı şey dayanışmamızdan bizlere kalan mirasımızdır. Bu miras; Kadın mücadelesinin, umudun direnişle yeşerdiği ve en katı diktatörlüklerin dahi yok olmaya mahkum olduğunu haykıran bir başkaldırı olduğu inancıdır. Bu inanç ve kıvançla bütün kadınların Dünya Kadınlar Günü'nü kutlarız" dedi.
 
Filistin'de yaşanan soykırıma, Rojava’da işlenen savaş suçlarına ses çıkaran ve bu karanlık dönemde umudu yeşertenlerin yine kadınlar olduğunu hatırlatan Talay, "İran’da Jina Êminî’nin başörtüsü kurallarına uymadığı gerekçesiyle öldürülmesinin ardından direnişin sembolü haline gelen ‘Jin, Jiyan Azadî’ şiarı ile sesimizi arşa yükseltiyoruz. Şili’den Afganistan’a, Filistin’den Suriye’ye, İran’dan Uygur’a eril şiddetin tahakkümüne karşı direnen kadınları selamlıyor, bu uğurda hayatını kaybeden kadınların derin hüznünü taşıyoruz. Bizler kamusal alanda var olabilmek için direnen Afgan kadınlarını, özgürlüğe ruhunu adayan İranlı kadınları, Nagehan Akarsel’i, Gülistan Doku'yu, İpek Er’i, Fatma Altınmakas’ı, Pınar Gültekin’i, Taybet Ana’yı, Emine Şenyaşar’ın adalet nöbetini ve daha onlarca, yüzlerce kadını unutmadık, unutmayacağız. Kadınlara sözümüzdür. Mücadelemizin unutulmasına izin vermeyeceğiz" diye konuştu.
 
'KADIN KAZANIMLARI LÜTUF DEĞİL'
 
Kadınların yüzyıllardır eşitlik ve özgürlük mücadelesi verdiğini dile getiren Talay, şöyle devam etti: “Kadınların kazanımları lütuf değil, emek emek işlenmiş, adım adım elde edilmiş haklardır ve bizler haklarımızı sonuna kadar savunacağız. Bedenimiz, yaşam tarzımız ve tercihlerimize müdahale edilmesini kabul etmeyeceğiz. Devlet bütün kurumları ve politikaları ile kadın karşıtı bir yerde durmakta ve kadına yönelik şiddeti yeniden üretmektedir. Şiddet döngüsünden kurtulmaya çalışan kadınlar defalarca kez kolluğa başvurmakta ancak sonuç alamamaktadır. Türkçe bilmeyen kadınlar, dil desteği sunulmadığı için koruyucu ve önleyici tedbirlere ulaşamadıkları gibi yargılama süreçlerinde de dışarıda kalıyor ve adalete erişemiyor. Bu durum, yargının cezasızlık politikası ile birleşince önüne geçilebilecek şiddet ve cinayet olaylarının göz göre göre gerçekleşmesi sonucunu doğurmaktadır. Biz kadınlar eşit ve özgür bir dünyanın umudunu taşıyoruz. Bütün yasaklamalara, baskıcı ve yozlaşmış politikalara inat daha iyi bir dünya ihtimalini savunmaya devam edeceğiz."
 
Açıklama "Jin jiyan azadî" sloganıyla sona erdi. 
 
ADANA 
 
Adana Barosu, adliyedeki kadın meslektaşları ve adliye çalışanlarına karanfil dağıtarak, 8 Mart’larını kutladı. Daha sonra avukatların salonunda yapılan açıklamada konuşan Adana Barosu Kadın Hakları Merkezi Başkanı Açelya Can Güneş, "Uzun mücadelelerle elde ettiğimiz hak ve kazanımlarımıza zarar verecek her türlü zihniyetin, söylemin ve girişimin karşısında olacağımızı, şiddetten ve ayrımcılıktan uzak bir Türkiye ve dünya için dayanışma ile mücadele edecek ve İstanbul Sözleşmesinden vazgeçmeyeceğiz" dedi. Avukatlardan Ayça Kara Sığırcı da, ayrımcılık, yoksulluk ve şiddetin son bulduğu, kadın emeğinin görünür olduğu bir dünya için mücadele ve dayanışmanın süreceğini söyledi.
 
ANTALYA 
 
Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Antalya Şubesi, sendika binasında basın toplantısı düzenledi. Açıklamayı okuyan SES Antalya Şubesi Kadın Sekreteri Nurcan Eğlenti, “Mücadele tarihimizden ve haklılığımızdan aldığımız güçle haklarımıza, hayatlarımıza sahip çıkıyoruz. Bu 8 Mart’ta da ataerkil kapitalizmin sömürüsünden, eril zihniyetin tahakkümünden kurtulana dek kadın özgürlük mücadelesini büyütüyoruz. İş yerinde, evde, sokakta ve toplumun her alanında yaşamlarımıza uygulanan tecridi birlikte mücadele ederek yıkacağız. Haklarımızdan, hayatlarımızdan, bedenlerimizden, kimliklerimizden, kentlerimizden, iş yerlerimizden vazgeçmiyoruz” ifadelerini kullandı. 
 
Eğlenti, daha sonra taleplerini sıraladı. 
 
RIHA 
 
Riha Barosu Emek Komisyonu, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü kapsamında mevsimlik tarım işçisi kadınların yaşadığı zorluklara dikkati çekmek amacıyla basın açıklaması yaptı. Açıklamaya komisyon üyelerinin yanı sıra Baro Başkanı, yöneticiler ve barodan çok sayıda avukat katıldı. Baro binası önünde yapılan açıklamada komisyon adına konuşan Zehra Çelik, mevsimlik tarım işçiliği yapan kadınların yaşadıkları sorunları anlattı. 
 
Kadınların ve kız çocuklarının 12 saatlere varan mesailerden sonra ev içerisinde temizlik, yemek gibi pek çok işi yapmak zorunda kaldıklarını ifade eden Çelik, şunları söyledi: "Çadır alanlarında banyo ve tuvaletin olmaması nedeniyle hastalıklar oluşmaktadır. Yaşadıkları ve çalıştıkları yerlerde market, eczane olmaması nedeniyle hijyen ürünlerine ve ped ürünlerine erişememektedirler. Gebe olan kadınlar yeterli beslenememekte ve gerekli bakımı yapamadıkları için sağlıklı bir gebelik sürdürememektedirler. Kadınların ve kız çocukların ev ve iş hayatına ilişkin sorumluluklarının günlük 12-13 saati geçmesi psikolojik ve sosyal anlamda gelişmelerini engellemektedir. Kadınlar ve kız çocukları aile içerisinde verilen kararlara katılmaktan çok uymaktadırlar. Aile içerisinde karar verici konumda değiller. Aileyi geçindirmeleri nedeniyle kız çocukları eğitimlerini yarıda bırakmaktadır. Aileleri tarafından genç yaşta ya da çocuk yaşta evlendirilmektedir." Çelik, 2020 yılnda Riha'dan yaklaşık 27 bin aileden 300 bin kişinin mevsimlik tarım işçisi olarak başka kentlere gittiğini ve siyasi partilerin bu durumu gözönünde tutmasını istedi. Çelik, devamında 8 Mart'ı kutlayarak, tüm kadınların onurlu yaşamı ve saygın koşullarda çalışmayı hak ettiğini dile getirdi. 
 
İZMİR 
 
DİSK Genel-İş İzmir Şubeleri, eski Leman Kültür Merkezi'nden Kıbrıs Şehitleri Caddesi'ne kadar yürüyüş düzenledi. Yüzlerce kadın, “Sömürüye, şiddete, yoksulluğa karşı sokaktayız” pankartı açarak, “İtiat yok itiraz var”, “Alışın her yerdeyiz” ve “Görünmeyen emek sesini yükselt” dövizleriyle yürüdü. Yürüyüş boyunca "Jin, jiyan, azadî" ve "Susma haykır şidete hayır" sloganları atıldı.
 
DİSK Genel-İş İzmir 7 Nolu Şube Başkanı Özgür Genç, 8 Mart'ın işçi kadınların mücadelesi ve dayanışmasının güçlü bir ifadesi olduğunu vurguladı. Genç, "Bu anlamlı gün, kadınların çalışma koşullarını iyileştirmek ve eşitlik mücadelesini ilerletmek için verdikleri cesur savaşın simgesidir" dedi. 
 
Eylem, çekilen halaylarla son buldu. 
 
ANKARA
 
Türk Tabipleri Birliği (TTB) Kadın Hekimlik ve Kadın Sağlığı Kolu, Genel Merkez’de basın toplantısı düzenledi. TTB üyesi kadınların katıldığı açıklamayı TTB Kadın Hekimlik ve Kadın Sağlığı Kolu Üyesi Ebru Demirel okudu. Bir diğer üye İlkay Çelik ise TTB’nin 8 Mart taleplerini sıraladı. Üretim ilişkilerinin değiştiği ve dünya düzeninin kapitalist, rantçı, erkek egemen halini almaya başladığı günden bu yana, kadınların yaşanabilir bir dünya için mücadele ettiklerini belirten Demirel, “Sağlığın en temel uygulamalardan itibaren paralı hale geldiği bu sistemde sınıf ayrımı derinleşmiş, kadınlar, özel gereksinimleri ile en fazla zarar gören grup haline gelmiştir. İktidarın gerici söylemleri nedeniyle yasal hak olan kürtaj kamu hastanelerinde tıbbi endikasyon dışında yapılmamaya başlanmıştır. Çocuk sahibi olmak istemeyen kadınlara tek adres özel hastaneler gösterilmiş, özellikle yoksul kadınlar seçeneksiz bırakılmıştır” dedi.  
 
Açıklamanın ardından TTB’nin 8 Mart taleplerini sıralandı. 
 
İSTANBUL 
 
Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Bakırköy Şubesi, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’ne dair Bakırköy’de bulunan Dr. Sadi Konuk Eğitim ve Araştırma Hastanesi önünde basın açıklaması yaptı. 
“Emeğimiz, bedenimiz, kimliğimiz; Bizim mücadele kararlı özgürlükte ısrarcıyız” pankartı açan SES üyeleri adına açıklamayı Şube Kadın Sekreteri Sevgi Kızılırmak okudu.
 
8 Mart’ın her türden baskıya ve şiddete karşı direnişi simgeleyen önemli bir mücadele günü olduğunu belirten Kızılırmak, iktidarın saldırılarına karşı kadın ve emekçilerin örgütlü mücadeleyi sürdüreceklerini dile getirdi. Kızılırmak, “Hindistan’da ve Bangladeş’te tekstil, tarım ve farklı iş kollarından kadınların grevleri, İsviçre’de yüz binlerce kadının ‘Kadın mücadelesi sınıf mücadelesidir’ şiarıyla, İzlanda’da 100 bin kadının ücret eşitliği ve şiddetin önlenmesi talebiyle yaptıkları eylemler, İran’da, Irak’ta, Rojava’da ve Afganistan’da ‘Jin, Jiyan, Azadi’ şiarını yükselten kadınların mücadelesine birçok ülkeden kadınların ses verdiğine, dayanışma için sokaklarda olduğuna tanık olduk” diye belirtti.
 
KADINLAR HER ALANDA
 
Kadınların her alanda olacaklarını ve haklarına dönük saldırılar karşısında direneceklerini vurgulayan Kızılırmak, “Türkiye’de de kadınlar kazanılmış haklarına dönük saldırılar karşısında ‘Susmuyoruz, Korkmuyoruz, İtaat etmiyoruz!’ diyerek alanlardaydı. Özak’ta Agrobay’da ve irili ufaklı işçi direnişlerinde işyerlerinde mücadele etmeyi sürdürüyor; emek sömürüsüne, yoksulluğa, şiddete tacize karşı seslerini örgütlü bir şekilde yükseltiyor” dedi. 
 
Erkek egemen zihniyeti ve pratiklerine karşı kadınların öz savunma pratiklerini geliştireceklerini ve bu konuda örgütleneceklerini belirten Kızılırmak, “Öz savunma pratiğini yaşamsallaştıran kadınlara ve elbette örgütlenerek bir öz güce ulaşan kadınlara, birbirimizden öğrenerek dayanışarak aşacağımızı biliyoruz. Rojava’dan Filistin’e Afganistan’dan İran’a kadınların sesini sözünü eylemini çoğaltarak hep birlikte bu karanlığı aşacağız” şeklinde konuştu. Kızılırmak, daha sonra kadınlar olarak taleplerini sıraladı.  
 
SÊRT 
 
İHD Sêrt Şubesi, dernek binası önünde açıklama yaptı. DEM Parti Sêrt Milletvekili Sabahat Sarıtaş Erdoğan ile Sêrt Belediye Eşbaşkan sdayı Sofya Alağaş'ın yanı sıra çok sayıda kadın açıklamaya katıldı. İHD Sêrt Şube Başkanı Sohbet Altan Çetin, "Kadın kurtuluş mücadelesi devam ediyor. Ama dünyanın birçok bölgesinde yaşanan savaşlar da devam ediyor. Erkek egemen ve militarist devlet politikaları maalesef kadınlara savaşı dayatıyor. Savaşın en büyük mağdurları da kadınlar oluyor. Bugün dünyanın birçok bölgesinde Rojava’da, Filistin’de, İsrail’de, Libya’da, Suriye’de, Ukrayna’da kadınlar, savaş mağduru oluyorlar. Kadınların kendi mücadeleleri sonucu elde ettikleri en büyük kazanım olan İstanbul Sözleşmesi’nden imza çeken resmi yetkililer, kadınlara maalesef ki ayrımcı politikalar uygulamaya devam ediyor” dedi.
 
Açıklama “Jin, jiyan, azadî” sloganıyla sona erdi. 
 
ADANA/CEYHAN
 
Adana'nın Ceyhan ilçesine bağlı Belediyeevleri Mahallesi'nde kadın şöleni gerçekleştirildi. Yüzlerce kadın, rengarenk elbiselerle şölene katıldı. Saygı duruşuyla başlayan şölende kadınlar uzun bir süre halaya durdu. 
 
DEM Parti Ceyhan İlçe Eşbaşkanı Meryem Güler, kadın mücadelesini yükselteceklerini vurguladı. Ceyhan Belediyesi Eşbaşkan adayı Delal Mamuk, belediyeyi kazanmaları halinde kadınların yönetimde yer alacağını söyledi. Mamuk, "Biz kadınlar kazanacağız" dedi.
 
Adana Büyükşehir Belediyesi Eşbaşkan adayı Arife Çınar ise, "1 Nisan'da seçimlerde kadınların sesi olacağı şekilde sandığa giderek, erkek egemen sisteme son verecek miyiz?" diye sordu. Kadınlar hep bir ağızdan "evet" diye haykırdı. Çınar, "Eşit temsiliyetimizle her alanda, yaşamın her alanında, siyasetin her alanında, yerel demokrasinin her alanında biz kadınlar mücadele devam edeceğiz" dedi. 
 
Şölen, Koma Şitlên Azadî kadın grubunun sahne alınmasıyla son buldu.

Adana Feminist Gece Yürüyüşü Ekibi, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla "8 Mart'ta Feminist İsyan" şiarıyla Feminist Gece Yürüyüşü gerçekleştirdi. Atatürk Caddesi üzerinde bir araya gelen kadınlar, burada "jin jiyan azadi" sloganları atıp, çalınan müzik eşliğinde halaya durdu. Çok sayıda kadının katıldığı etkinlikte kadınlar, baskıya, saldırıya, savaşa ve yoksulluğa attıkları sloganlarla tepki gösterdi.

'KADINLAR SAVAŞ İSTEMİYOR'

Adana'da ilk kez gerçekleştirilen Feminist Gece Yürüyüşü'nde polisin yoğun güvenlik önlemleri alması dikkat çekti. Kadınlar,  Atatürk Caddesi üzerinden Şinasi Efendi Sokağı'ndan Atatürk Parkı'na kadar "jin jiyan azadi", "yaşasın kadın dayanışması", "kadın cinayetleri politiktir", "kadınlar savaş istemiyor", "barışta ısrar ediyoruz", "susmuyoruz korkmuyoruz itaat etmiyoruz", "yaşasın feminist mücadelemiz" ve "geceleri de sokakları da meydanları da terk etmiyoruz" sloganları, zılgıt ve alkışlarla yürüdü.

Yürüyüş sonrası kadınlar Atatürk Parkı'nda basın açıklaması yaptı. Adana Feminist Gece Yürüyüşü Ekibi adına basın metnini Zeliha Korkmaz, kadına yönelik şiddete tepki gösterdi. Korkmaz, "Şubat ayının son gününde, 24 saat içerisinde 8 kadın öldürüldü. Daha geçtiğimiz günlerde Adana’da İpek Akgül silahlı ateşle vurularak öldürülüp kuyuya gömüldü! Ve dün de Tarsus’ta MerveGül Bayer’in boşandığı erkek Mustafa Yıldır tarafından öldürüldüğü haberini aldık. Mücadelemiz sınırları aşıp patriyarkayı yerinden oynatmaya devam edecek. Biz kadın ve LGBTİ+’lar direnmeye, yaşamlarımız, bedenlerimiz için yine yeniden karşınızda olmaya devam edeceğiz. Savaşın, patriyarkanın, transfobinin, homofobinin, kapitalist emek sömürüsünün, ırkçılığın olmadığı bir dünyayı biz kadınlar kuracağız! Bunun için: Umudumuz feminist mücadele! Gücümüz feminist mücadele! Hayatımız feminist mücadele!" dedi.

Açıklama sırasında LGBT+ bayrağını açan biri polislerce müdahale edilerek elindeki bayrağa el konuldu. Ardından ise polis kişiyi Genel Bilgi Taraması'ndan (GBT) geçirdi. Kısa süreli gerginlik ardından etkinlik halaylarla son buldu.

DÎLOK 
 
8 Mart Dünya Kadınlar Günü etkinlikleri kapsamında Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Dîlok Kadın Meclisi, cezaevlerinde tutsak kadınlara kart gönderdi.
 
Kadınlar sonrasında partinin İl Örgütü binasında düzenlenen şölende bir araya geldi. Şölene DEM Parti Amed Milletvekili Ceylan Akça, Emek Partisi (EMEP) Dîlok Milletvekili Sevda Karaca, Barış Anneleri de katıldı
DEM Parti İl Eşbakanı Zozan Ayhan, yaptığı konuşmada “Erkek egemen sisteme ‘dur’ demek için buradayız. Beritanlardan Zilanlara direnişimiz devam edecektir” dedi. 
 
EMEP Dîlok Milletvekili Karaca da konuşmasında “Dünden bugüne bize tanımayanlara karşı buradan bir kez daha söylüyoruz; vardık, varız, var olmaya devam edeceğiz. Bize savaşı yoksulluğu eşitsizliği reva görenlere karşı mücadele edeceğiz. Bütün dünyanın diline ‘Jin jiyan azadî’ sloganını armağan eden tüm Kürt kadınlarına, cezaevindeki kadınlara selam olsun. Bir kez daha söylüyoruz gücümüz birliğimizdir, birlikte değiştireceğiz” diye konuştu.
 
İMRALI TECRİDİ VURGUSU
 
DEM Parti Amed Milletvekili Akça ise, cezaevlerinde PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın özgürleştirilmesi ve Kürt sorununa demokratik çözüm için başlatılan açlık grevlerini dikkat çekti.
Akça, “Bugün kayyım zihniyeti sadece belediyelere değil, Kürt kadınlarının kendi kanıyla kazandığı eşbaşkanlık sistemini tartıştırmaya başladı. Bu İmralı’da sürdürülen tecrit politikasından bağımsız değildir” ifadelerini kullandı
 
Yapılan konuşmaların kadınlar hep birlikte halaylar çekti, Dîlok Barış Anneleri dengbeji stranlar seslendirdi.
 
OSMANİYE
 
DEM Parti Osmaniye Kadın Meclisi ve TJA, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla DEM Parti Osmaniye merkez İlçe Örgütü önünde kadın açıklama yaptı. Çok sayıda kadının katıldığı etkinlikte balonlar uçuruldu. Kadınlar, çalınan müzikler eşliğinde dakikalarca halaya durup, sık sık "jin jiyan azadî" sloganı attı. Buluşmada konuşan DEM Parti Osmaniye İl Eşbaşkanı Selda Uygul, tüm kadınların 8 Mart'ını kutlayarak, mücadeleyi yükseltme çağrısı yaptı.
 
Etkinlik halaylarla son buldu.
 
MERSİN
 
İHD Mersin Kadın Komisyonu da 8 Mart Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla dernek binasında basın açıklaması yaptı. Açıklamayı İHD Kadın Komisyonu üyesi Helin Ergen yaptı. Ergen, sözlerine her yıl olduğu gibi bu yılda da 8 Mart’ı kadına yönelik şiddettin arttığı bir ortamda karşıladıklarını belirterek, “Erkek egemen ve militarist devlet politikaları maalesef ki kadınlara savaşı dayatıyor. Savaşın en büyük mağdurları da kadınlar oluyor. Bugün dünyanın birçok bölgesinde Rojova’da, Filistin’de, İsrail’de, Libya’da, Suriye’de, Ukrayna’da kadınlar, savaş mağduru oluyorlar. Coğrafyamızda da yerleşik devlet politikası erkek egemen şiddeti ve feodal değer yargılarını kadınlara dayatmaya devam ediyor” dedi. 
 
BİR AYLIK BİLANÇO 
 
Söz konusu kadına yönelik şiddet olunca her türlü yasanın ihlal edildiğini ve tüm iç ve dış hukuk kurallarının görmezden gelindiğine dikkat çeken Ergen, tüm bu yaklaşımlarla ise kadın kazanımlarının bir bir yok edilmeye çalışıldığını da belirtti. Ergen, tüm bunların nedeninin iktidarın kadına yaklaşımından kaynaklandığını ifade ederek, “Devletin kullandığı şiddet dili maalesef ki topluma yayılıyor. Bu şiddet dilinin toplumsallaşması sonucunda kadın cinayetlerinde büyük bir artış var. Son bir ayda 36 kadın, erkekler tarafından katledildi, 17 kadın da şüpheli bir biçimde yaşamını yitirdi” diye konuştu. Ergen, “Bütün bu baskı ortamına rağmen büyük ekonomik çöküntüye, savaşçı politikalara, yaşanan şiddet ortamına rağmen kadın mücadelesi devam ediyor. Bu yıl da 8 Mart’ta bir kez daha kadın kurtuluş mücadelesinin gücünü hatırlıyoruz ve insan hakları savunucuları olarak size inat her yerdeyiz” dedi. 

COLEMÊRG

DEM Parti Gever Kadın Meclisi ve TJA, Colemêrg’in Gever (Yüksekova) ilçesine bağlı Güngör Mahallesinde bulunan bir düğün salonunda Kadın Şöleni düzenledi. Şölenin düzenlendiği salon, “Bi Jin Jiyan Azadî ve ber bi 8’ê Adarê ve dimeşin” (Kadın yaşam özgürlük talebiyle 8 Mart’a doğru yürüyoruz), “Jin Hebûn û afirîner e” (Kadın yaratan ve yaşatandır”, “Jin, Jiyan, Azadî” yazılı pankartları ile DEM Kadın Meclisi bayraklarıyla süslendi. Yeşil, Kırmızı, Sarı ve Mor renkleriyle şölene renk katan kadınlar coşkuyla halaya durdu. Yüzlerce kadının katıldığı şölen etkinliği saygı duruşuyla başladı.

PKK Lideri Abdullah Öcalan’a yönelik 25 yıldır kesintisiz bir şekilde giderek ağırlaştırılan bir tecrit politikası olduğunu söyleyen DEM Parti Şirnex Milletvekili Newroz Uysal, tecridin kırılması, Öcalan’a özgürlük ve Kürt sorununa demokratik çözüm için cezaevlerinde 103 gündür açlık grevleri olduğunu vurguladı. Uysal, “Sayın Öcalan’ın özgürlüğü, kadınların, gençlerin, Kürt ve Ortadoğu halklarının özgürlüğüdür. Hepsi birbiriyle bağlantılıdır. Sayın Öcalan tüm imkansızlıklar ve iletişimsizliklere rağmen 2019 yılındaki son görüşmesinde, kadınların özgürlüğüne yönelik fikriyat ve mücadeleye ilişkin yapmak istediklerinin yarım kaldığını söyledi. Tecridi kırarak yarım kalan bu fikriyatı tekrar geliştirmek gerekiyor” dedi.

Yapılan konuşmaların ardından sanatçı Özlem Bağlayan sahne aldı. Bağlayan, seslendirdiği şarkılarla alandaki kadınları coşturdu. Şölen, çekilen halayların ardından “Jin, jiyan azadî” ve “Bijî berxwedana Rojava” sloganlarıyla son buldu.

İZMİR

İzmir’de kadınlar 8 Mart dolayısıyla katledilen kadınları mezarları başında andı. İlk olarak 17 Haziran 2021 tarihinde Halkların Demokratik Partisi (HDP) İzmir İl binasına yapılan saldırı sonucu katledilen Deniz Poyraz’ın mezarını ziyaret eden kadınlar “Jin jiyan azadi” sloganlarıyla Deniz Poyraz’ın 8 Mart’ını kutladı. Anmaya Barış Anneleri, Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) İzmir Büyükşehir Belediyesi Eşbaşkan Adayı Türkan Aslan Ağaç, DEM Parti İzmir Kadın Meclisi, TJA, TUHAY-DER, ANYAKAYDER de katıldı.

Deniz Poyraz’ın mezarı başında konuşan Deniz Poyraz’ın annesi Fehime Poyraz,  konuşmasına başlamadan önce bütün kadınların 8 Mart gününü kutladığını söyledi. Poyraz, Deniz’e seslenerek onun da 8 Mart’ını kutladığını ifade etti.Poyraz, “İçin rahat olsun anneciğim. Tüm anneler senin arkanda, hepsi seni çok seviyor. Şehid namirin, jin, jiyan, azadi” dedi.

‘MÜCADELELERİ BİZE IŞIK TUTUYOR’

Daha sonra söz alan DEM Parti İzmir İl Eşbaşkanı Vezan Karabulut ise geçmişten bugüne dünyada kadınların erkekler tarafından katledildiğini ifade ederek, “Deniz Poyraz il binamızın içerisinde kahvaltısını etmek üzereyken birilerinin maşası olan katil bir erkek tarafından katledildi. Deniz’in adı, Deniz’in anısı, Deniz’in partideki varlığı hiçbir zaman katledilemez. Deniz, her zaman bizimle birlikte. Deniz’in anısı, varlığı her an yanımızda bize ışık tutuyor, bize cesaret veriyor” diye belirtti.

Tüm dünyada kadınların mekân fark etmeksizin mücadele verdiğini belirten TJA aktivisti Emine İnan ise, "8 Mart oldukça önemli bir gündür, 8 Mart direniştir, mücadeledir. Biz bugün Deniz Poyraz yoldaşımızın mezarının başındayız. Deniz yurtsever bir ailenin kızıydı. Kendisi de bu uğurda hayatını verdi. Biz mücadelede hayatını kaybeden kadınları unutmuyoruz” diye konuştu.

Konuşmaların ardından kadınlar Deniz Poyraz’ın mezarına karanfiller bıraktı. Kadınlar Deniz Poyraz'ın ardından Berna Koç, Dilan Kortak ve Zekiye Alkan’ın mezarlarını ziyaret etti.

MÊRDÎN

8 Mart dolayısıyla Mêrdîn Şahmaran Kadın Platformu da açıklama yaptı. Karayolları Parkı’nda gerçekleştirilecek olan açıklama öncesi Adliye önünde çıkan silahlı kavga nedeniyle kadınlar açıklamalarını DEDAŞ Parkı’na taşıdı. “Jin jiyan azadî” felsefesiyle eşit, özgür yaşamı kadınlar inşa edecek” pankartının açıldığı açıklamada kadınlar sık sık sloganlar attı. Açıklamayı Şahmaran Kadın Platformu adına Gülizar İpek Bilek yaptı. Kadınların taleplerini sıralayan İpek, cezaevlerinde başlatılan tecridin toplumun tamamına yayıldığını belirterek, tecride ve erkek egemen zihniyete karşı mücadele etmeye devam edeceklerini söyledi.

DÎLOK

Dîlok Demokratik Kadın Platformu ve Antep Kadın Meclisleri ortaklığıyla 8 Mart Dünya Kadınlar Günü kapsamında Kırkayak parkında buluştu. Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Dîlok Kadın Meclisi parti il binasından toplanma yeri olan Kırkayak parkına alkış slogan ve zılgıtlarla yürüdü. Alana platform bileşenlerinin yanı sıra Antep Kadın Meclisi üyeleri katıldı. Kadınlar ellerinde "Her erkek biraz da devlettir", “Biz kadınlar barış için ısrar ediyoruz”, “Söyleyecek sözümüz değiştirecek gücümüz var” yazılı pankart ve lolipoplar taşıdı.

Kadınlar toplanma yerinden Balıklı Meydanına kadar yürüyüş yaptı. Yürüyüşe, DEM Parti Amed Milletvekili Ceylan Akça, Emek Partisi (EMEP) Dîlok Milletvekili Sevda Karaca, Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim-Sen) Genel Merkezi Kadın Sekreteri Simge Yardım ve çok sayıda kadın katıldı. Yağan doluya rağmen coşkuyla yürüyen kadınlar sık sık "Jim-jiyan-azadî", "Asla yalnız yürümeyeceksin" sloganları attı. Kadınlar yürüyüşte "Şiddete, sömürüye, savaşa karşı barış ve özgürlük mücadelesini büyütüyoruz" yazılı pankartı açtı. Slogan ve alkışlarla meydana gelen kadınlar burada basın açıklaması yaptı. Açıklamada konuşan Eğitim-Sen Dîlok üyesi Gül Fidan Özpolat, "Ülkede ve dünyada yaşanan tüm krizlerin bedelinin bize, kadınlara ödetilmeye çalışılmasına tahammülümüz kalmadı" dedi.

Ardından konuşan Karaca, "Bu ülkenin, kentin kadınları çaresiz değil. Haklarımız var ve biz var olacağız diyen bu sesi yükselten kadınlar var oldukça hiç bir kadın çaresiz değil" dedi.

Devamında konuşan DEM Parti Amed Milletvekili Ceylan Akça, "Biz Rojava'yı özgürleştiren Arin Mirxan'larız. Afganistan'da Talibana karşı direnen kadınlar, Rojhilat'ta İran'a karşı direnen Jina Masha Eminileriz. Başur'da direnen kadın hafızasını koruyan kadınlarız. O yüzden bizi anne rolüne sıkışıranlara diyoruz ki Biji Tekoşina Jinan" diye konuştu.

Devamında söz alan Eğitim-Sen Genel Merkezi Kadın Sekreteri Yardım cezaevlerinde sürdürelen açlık grevlerini hatırlatarak, kadın tutsakların durumunu hatırlattı. Açıklama ardından etkinlik "Devlet elini bedenimden çek", "Kadınlar birlikte güçlü" sloganları ile sona erdi.

MELETÎ

Meletî Emek ve Demokrasi Platformu, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü vesilesiyle Çirmik (Yeşilyurt) ilçesinde bulunan Emeksiz üst kavşakta basın açıklaması gerçekleştirdi. Açıklamaya Platform bileşeni siyasi parti ve kurum temsilcilerinin yanı sıra birçok kadın katıldı. "Eşit ve özgür bir yaşam için baharı da barışı da kadınlar getirecek" pankartının açıldığı açıklamada kadınlar ellerinde tuttukları dövizler ile sık sık, "Jin jiyan azadi, tutsak kadınlar onurumuzdur, kadın yaşam özgürlük ve susma sustukça sıra sana gelecek" sloganları attı.

Kitle adına basın metnini okuyan Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Meletî Şube Eşbaşkanı Cansu Kaplan okudu.

AKP - MHP iktidarının kadın haklarını gasp ettiğini vurgulayan Kaplan, "AKP/MHP iktidarı ve yanına aldığı ittifaklar Kadına Karşı Şiddetin ve Aile içi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye İlişkin İstanbul Sözleşmesi’nden hukuksuzca çıktı, 6284 Sayılı Kanun’un yerli ve milli olmadığını her fırsatta dillendiren AKP-MHP iktidarı, gerici-milliyetçi yeni ittifakı ve medyasıyla kadın ve LGBTİ+ düşmanlığını, nefret söylemini yaygınlaştırıyor. Medeni Yasada yer alan kadınların lehine maddeleri hedef alan iktidar, yanına tarikat ve cemaatleri de alarak, mücadele ederek elde ettiğimiz haklarımızı gasp ediyor. Hergün en az 3 kadın katlediliyor. Faillerse cezasızlık, korumasızlık ve hukuksuzluk nedeniyle etrafta gezmeyi sürdürüyor. Ama AKP-MHP iktidarı ataerkil kapitalist sistemin ihtiyaçlarına uygun biçimde, fiili kürtaj yasakları ve nüfus politikalarıyla kadın bedenleri üzerinden, kadın cinselliği ve doğurganlığını denetlemeyi sürdürüyor" şeklinde konuştu. 

ANTALYA

Antalya Kadın Platformu,  8 Mart Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla Attalos Heykeli önünde açıklama yaptı. Açıklamaya DEM Parti Antalya Büyükşehir Belediyesi Eşbaşkan Adayı Nesibe Bahadır ile çok sayıda kadın katıldı. Açıklamada platform adına basın metnini Emine Karakurt okudu. Filistin ve Rojava’da olduğu gibi savaş ile işgaller erkekler tarafından yaratılıp, yönetildiğini ifade eden Karakurt, "Savaşta ve işgalde ise en çok kadınlar, çocuklar ve LGBTİ+lar zarar görüyor. Filistin’in işgalinde ölen ve yararlananların  yüzde 60'i kadınlar ve çocuklar oluşturuyor. LGBTİ+ların ise yaşadıkları görünmez ve duyulmaz hale gelmiş.  Kapitalizm ve onun bir parçası olan ataerki kurallar kadın bedenini kontrol altında tutmaya çalışıyor, işgalciler tarafından istismara kalan kadın bedeni,  diğer yandan savaşçı doğurmakla yükümlü tutuluyor. Filistin’den Rojava’ya – İran’dan Afganistan’a direnen kadınların sesiyiz. Barışın savunucusu olacağız. AKP-MHP iktidarı , ülkemizin verimli topraklarını  ve sahillerini , vahşi kapitalizmin tekelci sermayesine acımasızca peşkeş çekmeye dur durak bilmiyor. Yaşanabilir alanlarımızını her geçen gün daraltıyor. Doğanın talanına göz yuman ve hayvan dostlarımızın yaşam haklarını fütursuzca  yok sayan bu düzeni biz kadınlar yıkacağız" dedi.

Antalya'da da kadınlar Feminist Gece Yürüyüşü düzenledi. Yürüyüş, Hadrian Kapısı’ndan başlayıp Karaalioğlu Parkı’nda sona erdi.Kadınlar, Karaalioğlu Parkı’nda halay çekerek kutlamalarını sonlandırdı.

MEREŞ

DEM Parti Bezercix İlçe Kadın Meclisi, 8 Mart Dünya Kadınlar Gününe dair basın açıklaması düzenledi. Yapılan açıklamaya çok sayıda kadın katılırken kadınlar boyunlarına mor fularlar bağladı. Saygı duruşu ile başlayan açıklama, metnin okunmasıyla devam etti. Metni okuyan DEM Parti Parti Meclisi (PM) üyesi Pakize Sinemillioğlu, depremde yaşamını yitirenleri anarak, "Buradayız gitmiyoruz" dedi. Ardından kadınlar kendi aralarında yaptıkları müzikli eğlence ve halaylarla kadınlar gününü kutladı.

MERSİN

Mersin Kadın Platformu, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla Kushimato sokağında Feminist Gece Yürüyüşü düzenledi. Yürüyüşe, Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Milletvekilleri Perihan Koca ve Gülistan Kılıç Koçyiğit, DEM Parti Akdeniz Belediyesi Eşbaşkan Adayı Nuriye Arslan, Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Sultan Özcan ile çok sayıda katılım sağladı.

"Patriyarkal düzeni feministler bitirecek. Umut Feminizmde" pankartının açıldığı yürüyüşte "Bize hayat yoksa size de rahat yok", "kadının mücadelesi kadına mirastır", "tabuları yıkarım bulaşıklara karışmam", "Dilber evin de biziz barkın da", "dağları delme Ferhat evi süpür", "savaşsız, eşit, feminist bir dünya" dövizleri taşındı. Meşaleler ve zılgıtlar eşliğinde gerçekleştirilen yürüyüşte kadınlar sık sık "dünya yerinden oynar kadınlar özgür olsa", "yaşasın kadın dayanışmamız", "Gelsin baba, gelsin koca, gelsin devlet, gelsin jop, inadına isyan, inadına özgürlük", "zıpla, zıpla zıplamayan Tayip’tir", "susmuyoruz, korkmuyoruz, itaat etmiyoruz" ve 4 dilde "jin, jiyan azadê" sloganları atıldı.

‘ÖFKEMİZLE VE UMUDUMUZLA ALANLARA GELDİK’

Kushimato Sokağı’ndan Özgecan Aslan Barış Meydanı’na yürüyen kadınlar yürüyüş rotasında oturup hep birlikte kadın katliamlarına, kadın haklarına yönelik saldırılara ve kadınlara yönelik barikatlara “isyan” dedi. Oturma eylemini ardından kadınlar koşarak alana geçti. Özgecan Aslan Barış Meydanında Kürtçe, Türkçe ve Arapça selamlamalar yapılmasının ardından açıklama okundu. Açıklamada Mersin Kadın Platformu adına söz alan Zeynep Kaya, Tarsus’ta eskiden evli olduğu erkek tarafından katledilen Merve Bayer’i anarak sözlerine başladı. Kaya, Bayer ve katledilen tüm kadınlar için alanlarda olduklarını kaydederek “Kadın katliamlarının her gün arttığı, yoksulluk ve açlık sınırının altında yaşamaya mahkum edilen binlerce kadının ve LGBTİ+’lara yönelik şiddetin devlet eliyle körüklendiği, işsizliğinin arttığı, savaş politikalarıyla militarizmin cesaretlendirildiği, göçmen kadınlara yönelik ırkçı saldırıların çoğaldığı koşullarda tüm bunlara karşı öfkemizle ama en çok da umudumuzla geldik” diye konuştu.

Tarsus Kadın Platformu, 8 Mart dolayısıyla Yarenlik Alanında basın açıklaması gerçekleştirdi. Pek çok kadın örgütünün katılım sağladığı açıklamada, kadınlar dün boşandığı polis memuru Mustafa Yıldır tarafından Tarsus’da katledilen Merve Bayer için “Merve Bayer isyanımızdır”, “Umut kadınlarda kadınlar direnişte” yazılı pankartlar ile yürüyüş gerçekleştirdi. Açıklamada Tarsus Kadın Platformu adına, Derya Özinç ve Jale Kirman basın metnini okudu.

HATAY

Hatay'ın Samandağ ilçesinde Samandağ Kadın Platformu da enkazlar arasında 8 Mart Dünya Kadınlar Günü'ne dair yürüyüşü gerçekleştirdi. “Umut ve güç bizde, örgütlü feminist mücadelede” pankartının açıldığı yürüyüşte, “karanlığa karşı umut feminist mücadelede”, “Faşizme karşı buradayız”, “Samandağ’ı kadınlar inşa edecek” dövizleri taşındı. Kadınlar yürüyüş esnasında sık sık, “jin, jiyan, azadê”, “katledilen kadınlar isyanımızdır”, “ma rehna nıhna hon (gitmedik buradayız)” sloganları attı.Samandağ’da gerçekleştirilen açıklamada konuşan İlknur Kazan, 6 Şubat merkezli depremlerin yıkımına ve kadınlara yönelik saldırılara dikkat çekerek, “Bu 8 Mart’ta da yaşadığımız her yerde mücadele etmeye, eşitlik, özgürlük, emek, hak, adalet, barış ve laiklik için yıllardır verdiğimiz mücadeleyi güçlendiriyoruz" dedi.

İskenderun Kadın Platformu,  8 Mart Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla depremde yaşamını kadınlar için yürüyüp, kendilerini enkazda bırakan iktidara tepki gösterdi. Kadınlar, Boyacılar Parkında bir araya gelerek Ulucami Caddesi üzerinde bulunan Sağlıklı Yaşam Parkına kadar zılgıt ve sloganlarla yürüdü. Yürüyüş sonrası ise kadınlar adına açıklamayı okuyan Avukat Mehtap Sert, 8 Mart'ın önemine değinerek,"Nefret söylemine ve cinsiyete dayalı ayrımcılığa karşı mücadele ediyoruz. Yoksulluğa, erkek şiddetine, savaş, emek sömürüsüne karşı sokakları terk etmeyeceğiz. Haklarımız, hayatlarımız için mücadelemizi büyüteceğiz" dedi.