HABER MERKEZİ – Dr. Melek Bağçe’nin katledilmesine tepki gösteren SES ve Tabip Odası, “Katil sadece boşanma aşamasında olduğu erkek değil, aynı zamanda kadın düşmanı politikalardır” dedi.
Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) ile Tabip Odası, birçok kentte açıklama yaparak, Antalya’nın Alanya ilçesinde boşanma aşamasında olduğu erkek tarafından Dr. Melek Bağçe’nin katledilmesine tepki gösterdi.
İZMİR
SES İzmir Şubesi, Melek Bağçe'nin katledilmesine yönelik şube binasında basın toplantısı düzenledi. Şube yöneticilerinin katıldığı toplantıda açıklamayı SES İzmir Şube Kadın Sekreteri Hülya Ulaşoğlu yaptı. Dr. Melek Bağçe cinayetinde olduğu gibi, hem kadına yönelik şiddetin hem de sağlık ve sosyal hizmet emekçilerine yönelik şiddetin ne ilk ne de son olduğunu vurgulayan Ulaşoğlu, "AKP-MHP ve HÜDA PAR bloğunun çocuk ve kadına yönelik şiddet ve istismarın önünü açan söylemleri, bugün olduğu gibi acı durumların yaşanmasına neden olmaya devam edecektir. Sendikamız, kadına ve çocuğa karşı her türlü şiddet ve istismar ile bunlara neden olan bu karanlık zihniyete karşı mücadelesini yükselterek sürdürecektir" diye konuştu.
ADANA
SES Adana Şubesi ve Tabip Odası, Heykelli Park'ta anma etkinliği düzenlendi. Açıklama yapan SES Şube Eşbaşkanı M. Enis Akyüz, kadın cinayetlerinin politik olduğunu ifade ederek, Bağçe'yi yaşamdan koparanın kadın düşmanı politikalar olduğunu söyledi. Akyüz, "Bir kadını daha kaybetmemek için yaşamdan, sağlıktan, özgürlükten yana ve meslekten bir kişi daha eksilmemek için kadına yönelik her türlü şiddete karşı mücadelemizi sürdüreceğiz. İnsan haklarına ve onuruna yaraşır, şiddete karşı güvenli çalışma ortamlarını talep etmekten ve mücadele etmekten vazgeçmeyeceğiz. Kadın cinayetleri ve sağlıkta şiddet sona ersin" dedi.
ANTALYA
SES Antalya Şubesi ve Tabip Odası’nın çağrısıyla bir araya gelen sağlık emekçileri, Dr. Melek Bağçe’nin çalıştığı Damlataş ASM önünde açıklama gerçekleştirdi. Saygı duruşunun ardından açıklama yapan SES Şube Eşbaşkanı Şükran İçöz, her fırsatta "sağlıkta şiddete son vermek için çalışmalar yapıyoruz" diye övünen yetkililerin hiçbir şey yapmadıklarına bir kere daha şahit olduklarını ifade etti. İçöz, "Arkadaşları gözleri önünde katledilmişken acıları tazeyken moralleri bozulmuş olan aynı ASM çalışanlarının hizmet sunmaya devam etmesini isteyen, yasını bile tutturmayan sağlık sisteminin ne derece sağlıklı olduğuna siz karar verin. Artık yeter bir sağlık emekçisinin değil kaybetmek kılına dahi zarar gelmesini istemiyoruz. Sağlıkta şiddet sona erinceye kadar mücadeleye devam edeceğiz" diye konuştu.
MERSİN
Mersin Tabip Odası ve SES Şubesi, Eğitim Sen Şubesi'nde basın açıklaması yaptı. Açıklamanın yapıldığı salona, “Kadın cinayetleri politiktir. Yastayız isyandayız” pankartı asıldı. Sağlıkçılar adına açıklama Dr. Reyhangül Baloğlu, Sağlıkta Dönüşüm Projesi’nin hekimleri ve sağlık çalışanlarını güvenli olmayan ortamlarda çalışmaya mahkum ettiğini söyledi. Sağlık kurumlarının hizmet üreten ve güvenli ortamlar olması gerekirken silahlı erkek faillerin kolayca girip çıktığı ortamlara dönüştüğünü belirten Baloğlu, “Meslektaşımız Dr. Melek Bağçe’nin çalıştığı Damlataş Aile Sağlığı Merkezi’nde katledilmesine yol açan, şiddete açık olan ve şiddete karşı gerekli önlemlerin alınmadığı bu güvenli olmayan çalışma ortamlarıdır” dedi.
RIHA
Riha Tabip Odası, oda binasında basın açıklaması gerçekleştirdi. Açıklamaya, Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD) Riha Şubesi, Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) bileşeni sendikaların yöneticileri ile Yaşamevi Kadın Dayanışma Derneği temsilcileri katıldı. Ortak açıklamayı okuyan Riha Tabip Odası üyesi Dr. Derya Bulgur, kadın katliamlarının, iktidarın kadın düşmanı neoliberal politikalarının sonucu olduğuna vurgu yaparak, "Sağlık emekçileri birçok defa görevleri başındayken katledildiler. Bu cinayet bunlardan biridir. Kadınları ve kadın kazanımlarını tanımayan bu iktidarın cezasızlık politikaları hayatımızın her alanını kuşatmaya devam ediyor. Bu nedenle katil sadece boşanma aşamasında olduğu erkek değil, aynı zaman da kadın düşmanı politikalardır. Kadın katliamlarına karşı mücadelemizi sürdüreceğiz" dedi.
WAN
Wan-Colemêrg Tabip Odası yazılı bir açıklama yaparak, Bağçe’nin katledilmesini kınadı. Açıklamada, “Güvensiz çalışma ortamlarımız katillere adeta cinayet mahalli hazırlanırken kadın düşmanı politikalarda bu kişileri cesaretlendirmeye devam etmektedir. Sağlıkta şiddet genel şiddet ikliminden siyasetçilerin şiddet üreten politikalarından ayrı düşünülemez. Toplumsal cinsiyet eşitsizliği ile ilişkili ortam kadına yönelik şiddeti körüklemektedir. Sağlık çalışanlarına yönelik şiddetin sonlanması için etkili ve caydırıcı yasaların bir an önce çıkarılması, işyerlerinde kadına karşı şiddet önleme mekanizmalarının devreye konulmasını talep ediyoruz. Üzgünüz öfkeliyiz bir kişiyi daha kaybetmek istemiyoruz” ifadelerine yer verildi.
ANKARA
Bağce’nin katledilmesine ilişkin Ankara’da açıklama yapıldı. Açıklamaya SES Eş Genel Başkanı Gönül Adıbelli, KESK temsilcileri, TTB Merkez Konseyi Başkanı Şebnem Korur Fincancı ve birlik üyesi kadınlar, Ankara Tabip Odası (ATO) temsilcileri, İnsan Hakları Derneği (İHD) Ankara Şube üyeleri ve çok sayıda sağlık sektörü emekçisi kadın katıldı.
Açıklamada, ATO Kadın Komisyonu üyesi Rojhat Erden konuştu. Erden, ataerkil sistemin her alanda şiddet ürettiğine ve siyasi iktidarın ise failleri cezasızlıkla ödüllendirdiğine dikkat çekti.
Sağlık emekçisi Bağce’nin çalıştığı hastanede Mustafa Bağce isimli erkek tarafından önce rehin alındığını, sonrasında ise katledildiğini belirten Erden, “Sağlıkta Dönüşüm Projesi’yle yaratılan neoliberal sağlık sistemi, yalnızca birinci basamak sağlık hizmetlerini tahrip etmekle kalmamış, aynı zamanda hekimleri ve sağlık çalışanlarını parçalanan ve güvenli olmayan sağlık kurumlarında çalışmaya mahkûm etmiştir. Kışkırtılmış sağlık talepleri, performans baskısı, güvencesiz çalışma, kamudan karşılanmayan koruyucu hizmet paketlerinin yarattığı çaresizlik, emeğin değersizleştirilmesi ve şiddete karşı korunaksız çalışma gibi çok yönlü olumsuz etkenler sağlık ve sosyal hizmet emekçileri için tehdit olmaya devam etmektedir. Sendika ve emek meslek örgütleri olarak giderek artan sağlıkta şiddetin durdurulması için yaptığımız eylem ve etkinlikler, hazırladığımız yasa önerileri siyasal iktidarın kör duvarlarında yankı bulamamakta, sağlık emekçilerinin ‘Sağlıkta şiddete son’ çığlıkları duyulmamaktadır. Dr. Melek Bağce’nin çalıştığı Damlataş Aile Sağlığı Merkezi’nde katledilmesine yol açan, şiddete açık olan ve şiddete karşı gerekli önlemlerin alınmadığı bu güvenli olmayan çalışma ortamlarıdır” diye konuştu.
Erden, şiddete karşı mücadele etmekten vazgeçmeyeceklerini söyledi.
‘AİLEVİ DEĞİL, POLİTİK NEDEN’
TTB Merkez Konseyi Başkanı Şebnem Korur Fincancı, “Kadına yönelik şiddetin politik niteliğini söylemekten geri durmuyoruz. Sağlık ortamına da bu politikaların sonuçları yansıyor. Pek çok meslektaşımızı bu eril şiddetin sonucunda yitirdik çünkü tekinsiz aile ortamların yaratılması kadar güvencesiz çalışma ortamların yaratılıyor olması da bu politik tercihlerin sonucudur. Biz mücadeleye devam edeceğiz” dedi.
SES Eş Genel Başkanı Gönül Adıbelli ise Alanya İlçe Sağlık Müdürlüğü’nün katliama gerekçe gösterdiği “ailevi mesele” sözünü hatırlatarak, “Bu doğru değil çünkü kaybettiğimiz sağlık emekçisi kadın arkadaşımızın sadece aile içinde bir birey olarak değerlendirilmemesi gerektiğini düşünüyoruz. Bugün yaşanan bu cinayetler ailevi nedenlerden değil bu sistemin kadına bakış açısıyla ilgili” diye konuştu.