Riha'lı mevsimlik tarım işçilerinin sorunları çalıştayda masaya yatırılacak

img
RIHA - Riha Barosu, mevsimlik tarım işçisi olarak kentten başka illere gidenlerin yaşam ve çalışma koşullarına dair yürüttükleri saha araştırmasının sonuçlarını masaya yatırmak üzere yarın çalıştay düzenleyecek. 
 
Riha’dan mevsimlik tarım işçisi olarak başka kentlere gidenlerin yaşam ve çalışma koşulları düzenlenecek çalıştay ile masaya yatırılacak. Riha Barosu Emek Komisyonu tarafından düzenlenecek çalıştay, 16 Aralık (yarın) günü Baro’nun Tahir Elçi Konferans Salonunda yapılacak. 
 
Emek Komisyonu tarafından sahada yürütülen çalışmalar sonucunda toplanan veriler çalıştayda masaya yatıracak. Çalıştaya kentteki meslek odaları ile birçok sivil toplum kuruluşu ve örgütün temsilcileri katılacak. 
3 oturumda şeklinde planlanan çalıştayın ilk oturumunda başka illere giden mevsimlik tarım işçilerinin yaşam ve çalışma koşullarına ilişkin sorun tespitleri ele alınacak. Sonraki oturumlarda bu konudaki yasal mevzuat eli alınacak ve çözüm önerileri tartışılacak. 
 
Saha araştırmalarında doğrudan yer alan Emek Komisyonu üyesi Avukat Zehra Çelik, düzenleyecekleri çalıştaya dair bilgi paylaştı.
 
KENTTE 300 BİN TARIM İŞÇİSİ VAR
 
Yaptıkları saha araştırmalarında Meletî’de bulunan tarım işçilerinin yanı sıra kente geri dönen tarım işçisi ailelerle görüşüldüğünü dile getiren Avukat Zehra Çelik, Türkiye İş Kurumu’nun (İŞKUR) 2020 yılı verilerine göre sadece Riha’da 300 bin tarım işçisini olduğunu kaydetti. Çelik, “Pandemi döneminde aileler izin almak suretiyle şehir dışına çıkabiliyordu. Çünkü şehirlerarası ulaşım yasağı vardı. O zaman İŞKUR bir kayıt tuttu. Bu verileri oradan alabildik. Ancak bu verilerin ne kadarı doğru ne kadarı yanlış bir tespit yok. Çünkü bu alanda herhangi bir çalışma yok” dedi. 
 
‘HİJYENSİZ, TUVALET, BANYOSUZ YAŞIYORLAR’
 
Komisyon olarak Haziran ayında Meletî’deki mevsimlik tarım işçilerini ziyaret etmekle saha çalışmalarına başladıklarını belirten Çelik, işçilerin sorunlarını kayıt altına aldıklarını ifade etti. Çelik, karşılaştıkları şu şekilde anlattı: 
“Oradaki insanları dinledik. Bizzat kendimiz de gözlemledik. Yaşam koşulları, bir insanın yaşayabileceği asgari yaşam koşularının çok altında. Dile getirdikleri sorunlar, hijyensiz ortamda yaşıyor olmaları, temiz suya erişimin bile zor olması, emeklerinin çok altında yevmiye almaları. Kurulan prefabrik banyo ve tuvaletler çok az ve kadınların erişimi açısında çok sıkıntılı yerlerde. Bazı yerleşim yerlerinde banyo bile olmadığı için insanlar kamyonun arkasında bir leğenin içerisinde yıkanıyorlardı. Aileler yılın belli bir dönemi buraya geliyor. Bu süreç çocukların okullarının bitmesine 3-4 ay kala bir süre. Bu çocuklar bu şekilde eğitimlerinden koparılarak buralara getiriliyor. Gittikleri yerlerde doğallığında çocuklar da tarlalarda çalıştırılıyor. Çocuklar ailelerinin mevsimlik tarım işçisi olarak gittikleri kentlerde okula yazdırılıyorlar ama okula ya gidemiyorlar ya da gitse bile uyum sağlayamıyor. Ki zaten gittiğimiz yerlerde okula giden çocuk görmedik.”
 
‘SORUNUN BÜYÜKLÜĞÜNÜ SAHAYA İNİNCE FARK ETTİK’
 
Çelik, sahaya inmeyene kadar mevsimlik tarım işçiliğinin bu kadar büyük bir sorun olduğunun kendilerinin de farkında olmadıklarını ifade etti.
 
Çelik, “Basında onları her yaz yaşadıkları trafik kazalarıyla tanıyoruz. Sağlıkçılar, ÇİM merkezine düşen vakalarla tanıyor. TMMOB onları, toprak sahibi olamayıp çiftçilik yapamamalarından tanıyor. Biz hukukçular onları emeklerinin sömürülmesinden tanıyoruz. Çünkü iş kanunundan dışlanıyorlar. Aslında biz bir mevzuat için bir araya geldik, ancak olayın içerisine girdikçe toplumsal bir sorun olduğunu gördük” diye konuştu.  
 
ÇALIŞTAYA KATILIM ÇAĞRISI
 
Mevsimlik tarım işçiliği yapmak zorunda kalanların herhangi bir kanuni ve sosyal güvencelerinin olmaması nedeniyle daha önce birçok kurum ile görüşmeler yaptıklarını anlatan Çelik, “Çalıştay sonucunda kentin sahip olduğu mevsimlik tarım işçiliği gibi derin bir probleme dair sorunları tespiti yapmak, hep birlikte fikir sunmak ve geleceğe ön ayak olacak bir model oluşturmak istiyoruz. Bir arkadaşımız çalışmalar sırasında şunu söyledi; ‘Yürüttüğümüz çalışmalar neticesinde oradaki çocuğun okula yeniden gidebilmesini sağlamalıyız’. Bunun içinde bu konuda söyleyecek sözü olan her kesimi davet ediyoruz” dedi. 
 
Çelik, çalıştaya en çok da mevsimlik tarım işçilerinin katılmalarının kendileri için önemli olduğunun vurgulayarak, “Mevsimlik tarım işçileri çok zor koşullar altında çalışıyor. Bu yüzden onlar, yani bunları yaşayanlar gelip sorunlarını dillendirsin ki biz de bir model ortaya koyabilelim” diyerek mevsimlik işçileri de çalıştaya davet etti.
 
MA / Ceylan Şahinli