AMED - KHK ile kamu çalışanlarına ihraç yolunu açan geçici 35’inci maddenin kaldırılması talebini yineleyen KESK Eşbaşkanı Mehmet Bozgeyik, “Hukuksuzluklara karşı direneceğiz” dedi.
Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) Amed Şubeler Platformu, Kanun Hükmünde Kararnameler (KHK) ile kamu çalışanlarına ihraç yolunu açan geçici 35’inci maddenin kaldırılması talebiyle Yenişehir ilçesi Hazal Park’ta açıklama yaptı. “KHK’ler gidecek biz kalacağız” pankartının açıldığı eyleme, KESK Eşbaşkanı Mehmet Bozgeyik ve çok sayıda sivil toplum örgütü temsilcisi katıldı. Açıklamada, sık sık “Gün gelecek devran dönecek, AKP halka hesap verecek” sloganı atıldı.
‘İKTİDARIN TALİMATLARI UYGULANIYOR’
Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim Sen) Merkez Yürütme Kurulu Üyesi Ahmet Karagöz, “Biz savaşa karşı barışı, ölüme karşı yaşamı, kamusal, bilimsel, laik, demokratik, ana dilde eğitim talep ettiğimiz için işlerimizden uzaklaştırıldık. Bir gece yarısı KHK’yle bin 602 üyemiz ihraç edildi. Görevden alınan arkadaşlarımızın sadece 20’si göreve döndü. Sonrasında OHAL İşlemlerin İnceleme Komisyonu aracılığıyla 558 arkadaşımız göreve döndü” dedi.
Karagöz, Türkiye’de hukuk yeninden yürürlüğe girdiğinde tüm emekçilerin işlerine geri döneceğini ifade etti.
‘HUKUK ORTADAN KALDIRILDI’
KESK Eş Genel Başkanı Mehmet Bozgeyik, darbe girişiminden sonra Türkiye’de mevcut anayasanın uygulanamaz hale geldiğini ifade etti. Bu nedenle kamu emekçilerinin birçok özgürlüğünün ortadan kaldırıldığını belirten Bozgeyik, “O günden buyana kamu emekçilerinin başta çalışma hakkı, sendikal örgütlenme, toplu sözleşme, grev yapma, yurt dışına seyahat etme gibi pek çok özgürlüğümüz tamamen ortadan kaldırıldı. O günden bugüne hukuksuzluk devam ediyor. Sadece Türkiye’de ki mevcut Anayasada ki temel hak ve özgürlüklerimiz ortadan kaldırılmadı, aynı zaman da bu devletin uluslararası sözleşmelere attığı imzalarca korunama altına alınan evrensel, hukuksal ilkeler de ortadan kaldırıldı” diye konuştu.
TÜM MUHALİFLERE BASKI
Bozgeyik, devamında sözlerini şöyle tamamladı: “Yine demokratik ülkelerde, yasama, yürütme, yargı bağımsızlığı da tamamen ortadan kaldırılarak, ‘Cumhurbaşkanlığı Sistemi’ diye ifade edilen tek adam rejimine bağlandı. Kararların tümünün oradan alındığını, demokratik parlamenter sistemin ortadan kaldırıldığı bir süreçle karşı karşıyayız. Bu hükümet hem Anayasa’nın verdiği kararlara hem de Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin verdiği birçok karara uymuyor. Mahkemelere baskı oluşturarak özellikle, demokratik siyaset ve sendikal mücadele yürütenlere, halkın doğru haber almasını sağlayan gazetecilere, barış akademisyenleri ve tüm toplumsal muhalif kesimler üzerindeki hukuksuzlukları arttırıyor. Bizde bu hukuksuzluklara karşı direneceğiz.”