Araştırma: Ormanlar yok edildikçe iklim felaketi büyüyor 2025-07-21 13:21:15   HABER MERKEZİ - Orman kaybı sadece doğayı değil, insan yaşamını da tehdit ediyor. Yeni bir araştırmaya göre, ormansızlaşma büyük sel felaketlerini 18 kat artırıyor, etkileri 40 yıla kadar sürebiliyor.   İklim krizinin etkileri giderek daha görünür hale gelirken, doğa üzerindeki tahribatın sonuçları da daha yıkıcı boyutlara ulaşıyor. Kanada’daki British Columbia Üniversitesi (UBC) öncülüğünde yürütülen yeni bir araştırma, ormanların yok edilmesinin yalnızca çevresel değil, aynı zamanda ciddi bir afet riski yarattığını ortaya koydu.   Araştırmaya göre, geçmişte yaklaşık 70 yılda bir meydana gelen büyük çaplı sel felaketleri, artık ortalama 9 yılda bir yaşanıyor. Orman kesimi bu hızla devam ederse, sel sıklığı 18 kat artabilir ve etkileri 40 yıla kadar sürebilir. Dünya Gazetesi’nin Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) verilerine göre hazırladığı haberde, 1990’dan bu yana dünya genelinde yaklaşık 420 milyon hektar orman kaybedildi. Bu kayıp, Hindistan’ın yüzölçümüyle neredeyse aynı büyüklükte. Sadece 2015-2020 arasında bile her yıl ortalama 4,7 milyon hektar orman yok edildi.   FAO’nun 2020 raporuna göre, dünya kara yüzeyinin yaklaşık yüzde 31’i hâlâ ormanlarla kaplı. Ancak bu oran, hızla gerilemeye devam ediyor ve ekosistem üzerindeki koruyucu etkisini kaybediyor.   UBC’nin araştırması, 1950’lerden bu yana Kuzey Carolina’daki Coweeta Hidroloji Laboratuvarı’nda süren dünyanın en uzun orman-su ilişkisi deneyine dayanıyor. Bu kapsamda iki komşu su havzası tamamen temizlenerek sel davranışları gözlemlendi. Kuzeye bakan havzada sellerin sıklığı 4 ila 18 kat arasında arttı. En büyük sellerin büyüklüğü ise yüzde 105 oranında yükseldi.   Araştırmanın başyazarı ve UBC Ormancılık Fakültesi doktora öğrencisi Henry Pham, orman yönetimi uygulamalarının, yerel coğrafi ve iklimsel koşullarla birlikte değerlendirilmesi gerektiğini vurguladı. Eğim yönü gibi küçük gibi görünen faktörlerin bile sel riskini belirgin şekilde etkileyebileceğine dikkat çekti.   UBC Ormancılık Fakültesi’nden Hidrolog Dr. Younes Alila ise çalışmanın, geleneksel orman yönetimi anlayışına meydan okuduğunu belirtti. “Ne kadar ormanın kesildiği kadar, bunun nerede ve hangi koşullarda yapıldığı da çok önemli” dedi.   Araştırma, orman kaybının yalnızca kısa vadeli değil, aynı zamanda uzun vadeli afet ve iklim riskleri yarattığını ortaya koyuyor. Yağış rejimlerinde dengesizlik, aşırı hava olaylarında artış ve aşağı havza topluluklarının artan kırılganlığı, bu krizin başlıca sonuçları arasında yer alıyor. Çalışma, orman tahribatının yalnızca çevresel bir mesele değil, doğrudan insan yaşamını tehdit eden bir sorun haline geldiğini bir kez daha gözler önüne serdi. Uzmanlar, mevcut orman yönetimi politikalarının gözden geçirilmesi, yerel faktörlerin hesaba katılması ve ormanların korunmasının bir afet önleme politikası olarak ele alınması gerektiğini vurguluyor.