AKP'li vekilin madenine karşı Ankara'dalar: Dereler zehir akıyor 2025-06-24 11:55:13   ANKARA - AKP'li vekilinin Giresun'daki maden işletmesinin ocakları ve atık havuzlarının su ve çevreyi olumsuz etkilediği belirten köylüler, ek atık havuzu kararının iptalini isteyerek, "Köyümüz talan edildi. Derelerimiz zehir akıyor" dedi.    AKP Îdir Milletvekili Cantürk Alagöz'a ait Alagöz Madencilik, 5 yıldır Giresun'un Harşid (Doğankent) ilçesine bağlı Çatalağaç köyünde yer alan kurşun çinko ve bakır madeni işletmesi, çevreyi olumsuz etkilerken şirket buna ek olarak atık havuzu kurmak istedi. İşletmeler için kurulan atık havuzları çevre sakinlerinin içme suyu kaynaklarını sızarken, bölge sakinleri ise ek bir atık havuzunun yapılmasına karşı çıktı. Havuza karşı çıkan köy sakinleri, İnceleme Değerlendirme Komisyonu’nu (İDK) toplantısına katılmak için Ankara'ya gitti.    Ankara'ya giden Çatalağaç köyü sakinlerinden Hatice Güvendi, atık havuzların kaynak sularına karışıp suyu zehirlediğini dile getirerek, "Astım hastasıyım. Köyümde yaşamak istiyorum. Köyümüzde atık havuz istemiyoruz. Ormanın içine maden kurdu. 500 yıllık ağaçlarımızı yok ettiler. Canlı hayvan kalmadı. Sıra bize geldi. Bir avuç insan cebini dolduracak diye köyümüzden mi olalım" diye sordu.    'GELECEĞİMİZİ ETKİLEYECEK'   Köylülerden Kader Güvendi, köylerinde usulsüz bir şekilde çalışma yapıldığına dikkat çekerek "Resmen bir çevre katliamı yaşanıyor orada. Sularımız zehir akıyor. Derelerimiz çamur akıyor. Farklı yerlerden getirdikleri madenleri de köyümüze getirip arıtıyorlar.  Gerekli tüm şikayetleri yaptık, ancak para cezasıyla geçiştiriliyor. Bu da maden şirketini etkilemiyor. Biz tarımla geçinen insanlarız.  Ektiğimiz ürünlerden de şüphelenmeye başladık. Biz istemediğimiz halde arıtma tesisleri kurdular.  Burada alınacak karar bizim geleceğimizi etkileyecek" ifadelerini kullandı.    DERELERİNİ ZEHİRLEDİ   Köylülerden 76 yaşında Ankara'nın yolunu tutan Emine Güvendi, köyünde maden istemediğini dile getirerek, "Ben bu yaştan sonra köyümü bırakıp nereye gideceğim. Kalbimde 5 tane pil var, sesimizi duyurmak için 10 saat yol geldim. Önceden hayvanlarımızın içtiği dere sularımızı zehirlediler. Köyde her şeyi ekiyoruz, ama şimdi her şeyimize zehir yağıyor. Arıtma istemiyoruz. ÇED'den geçmesini istemiyoruz. Hepimiz astım hastasıyız. Akciğer, KOAH hastaları var. Hepimizi hasta ettiler, köyümüzde maden istemiyoruz" diye konuştu.    'HAYVANLAR DA İÇEMİYOR'   Köy sakinlerinden Esma Güvendi, maden talanına karşı ses çıkarmaya devam edeceklerini söyledi. Madenin ormanlara, suya yakın olduğu ve bu nedenle çok zarar verdiğini belirten Esma Güvendi, "Derelerimiz zehir akıyor. Su olmazsa üretim de olmaz, hayvanlar da içemiyorlar suları. Biz de içemiyoruz. Suda canlı balık kalmadı. Kendimizi savunmaya geldik, sesimizi duysunlar. ÇED raporunun geçmesini istemiyoruz. Çocukluğumuz bu köyde geçti, anılarımızın kaybolmasını istemiyoruz" şeklinde konuştu.    ‘ORADAN DEPREMDEN BURADAN MADDENDEN KAÇIYORUZ’   Atık havuzun etkilediği köylerden biri olan Derindere köyünden Pamuk Güvendi, "Maden mağduruyuz. İstanbul'da çalışıyorduk. Orada depremden kaçtık. Burada madenden kaçıyoruz. Yaşam alanımız yok, bitirdiler. 5 yıldır maden yapılıyor köyümüzde, atık havuzlarında sızıntılar var, ama hiçbir yetkili görmüyor. Hayvancılık yapıyoruz, ama hayvanlar sularımızı içmiyor. Suları kirlettiler, zehir akıyor" diye belirtti.    'SUYUMUZU ZEHİRLEYİP HAZIR SU İÇİRİYORLAR'   Hanife Güvendi, normalde İstanbul'da yaşadıklarını ancak eşinin KOAH hastası olmasından dolayı temiz hava için köylerinde yaşamak istediklerini ifade ederek "Maalesef bu hakkımızı elimizden almaya çalışıyorlar. Sadece bizim köyümüzden değil, çevre illerden getirdikleri madenin de posasını bizim köyümüzde arıtmak istiyorlar. İçme suyumuz zehirlendi bize ise hazır su içiriyorlar. Ümit ediyorum ki ÇED'den geçmez, bizim de yaşam hakkımız elimizden alınmaz.  Zeytin ağaçlarını bile yok etmek istiyorlar" diye kaydetti.    Emine Güvendi ise köylerinin tahrip edilmesine tepki göstererek "Suyumuz yok geleceğimiz yok, ama biz duymuyorlar. Sesimizi duymuyorlar. Köyümüz olmadan yaşayamayız" dedi.   MA / Sema Bingöl